silginin yapıldığı maddenin yapısı nedeniyle meydana gelen durumdur. düştüğü yeri görürseniz takip etmeye çalışırsınız ki o bile maymuna çevirir insanı. düştüğü yerde başladığı yolculuğunu sağa sola tekrar sağa tekrar sola seke seke apayrı bir noktada bitirir. yer hafif pütürlüyse ve yeterince yüksekten düşmüşse paralel evrene bile atlayabilir o derece.
ha zaten düştüğü yeri görmediyseniz hiç aramayın. kayıp çorap tekinin gittiği bilinmeyene gitmiştir bile. günler hatta aylar sonra en olmadık yerden çıkacaktır yolculuğunu bitirdiğinde.
silgi kullanan herkesin başına gelen ve silginin canlı , duyguları olan bir varlık olduğunu , sizden sıkılıp , özgürlüğüne kavuştuğunu düşündüren olay. **
ayrıca yerde o silgiyi aramak da çok ama çok tehlikelidir. lisedeyseniz yerde silgi aramak kızların bacaklarına bakmakla eşdeğerdir. cesaret edip eğilemezsiniz yanlış anlaşılır diye. kısaca gitmiştir artık o silgi.
sıraların altında bir yerlerde toplanıp gizlice teşkilatlandıkları düşünülen silgilerin sahiplerinden kaçmak için son hamleleridir. bu tez doğru değilse;
(bkz: kayıp silgi cenneti) *
genellikle sınıfın ya da anfinin en ücra köşesine olan zıplamadır . bazı tipler bulabilmek için kendini yırtar , illa bulacağım diye fakat onu o gün bulmak hep imkansız olmuştur .
çok boktan bir durum olup bazen güzel şeyleri doğurduğu görülür, hatta bir arkadaşım vardı bilerek silgiyi düşürüp, çarptıktan sonra kızların altını görebileceği iyi bir açıdaki yere düşsün diye dua ederdi.
o yüzden silgi düştükten sonra durana kadar gözle takip edilmelidir. sonra efendi gibi kalkıp alırsın. onun peşinden sende zıplaya hoplaya gidersen o silgi paralel evrenlerde kaybolur.