hayatımdan üç yıl çalmış hadise.
yapamayınca siktir etmiştim. ama elinoğlu yapıyordu anasını satıyım. o kadar dolaba koydum, sakızla tutturdum falan, olmadı.
cam macunu kıvamında, siyahımsı bir gri renkte iğrenç bir madde ile uğraşmaktır. çok pis kokar. silgi özelliğini de kaybetmiştir zaten. bunu yapan nesilden hayır beklemeyin.
ilk önce silginizin tozlarını bir kağıt içerisinde ya da ne bileyim küçük bir poşet içinde biriktirirsiniz. sonra yeterli bu kadar silgi tozu dedikten sonra güneşte bekletirsiniz 7-8 gün. daha sonra içine uhu koyup buzluğa atarsınız.
Bu durumu gören anne babanız "Ne oluyor ya?" deyip şaşırır bi.
"Kızım silgin bittiyse alalım biz sana bir tane." falan derler. ama siz eski silginizden arta kalanlarla yeni bir silgi yapmayı hedefliyorsunuz olmaz öyle.
neyse buzluktaki sürecini de tamamladıktan sonra ilk deneme başlar. Silersiniz pardon silmeye çalışırsınız. "olmuyor yaa." diye ümidiniz kırılır bir an. biraz daha uğraşırsınız o katı silginin yanından bile geçemeyecek şey parçalanıverir. Bir an üzülürsünüz. O kadar da uğraştım, diye düşünerek.
Yeni bir şeyler üretmeye çalışan miniğin dramıdır silgi tozlarından silgi yapmaya çalışmak.
benim yapamadığım ama sıra arkadaşımın seri imalata geçirdiği hadise.
lan bakıyorum herifin defter yapraklarının her birinde mevcut bunlardan.
"nası yapıyon lan" diye sorduğumda "meslek sırrı bro" gibi artist cevaplar verirdi bide.
sonra kırtasiyede rastladım kendisine.meğersem parayınan alıyomuş topaç.
bitmiş şeylerden yeni şeyler yaratma çabası.. silgi ve mumda çocukken, aşkta sürekli denenen.. olmaz, yepyeni bir silgi, yepyeni bir sen lazımdır halbuki.
bazen de imece usülü gerçekleştirilen eylemdir. ders sonunda herkes masasının üstündeki silgi kalıntılarını bir fiil birleştirmete calışır, sonra hepsi bir kişide toplanır. ortaya çıkan şey kapkara bir silgi birikintisidir, elimize ne geçmiştir bu bilinmez işte. bunun bir üst basamağı ise evdeki bütün mumları eritip, yeniden mum yapmaya çalışmaktır. sonuç yine hüsrandır. o kadar mumla uğraşıp bir şeyleri yakmadıysanız ve annenizden fırça yemediyseniz şanslısınızdır.
sanmaktayım ki fikrin sahibi 1990lı yıllarda ilkokulda okumuştur.
silgi tozundan yeni bi' silgi yapmaya çalışmak, şu an bi' şeylere inanacak gücümün olmasına zemin hazırlamış pratiklerden biridir. imkansızı istediğini bilip bilmemezlikten gelmektir. sabır katar, düş gücü yapar.
şu an bi' şeylere inanacak gücümün olmasına zemin hazırlamış pratiklerden biridir. imkansızı istediğini bilip bilmemezlikten gelmektir. sabır katar, düş gücü yapar.
nerede o eski öğrenciler efendim, fakirlik diz boyuydu silgilerini kendi yaparlardı, çantalarını tahtaları bir birine çakarak bir kutu haline getirip öyle okullarına giderlerdi, şimdiki şerefsizler birbirlerine atıyorlar silgilerini bilmem neylerini.
ilkokul hayatımda yaptığım türlü saçmalıklardan sadece bir tanesidir. Haftalarca beklerdi o tozlar dondurucu içinde. Bunu yapan jenerasyon şuan 20li yaşlardadır. Bir de uç yiyen kısmı vardır bunun ki o daha fena.
