genellikle işlek yol kenarlarında bir ellerinde cam silmek için kullanılan adını dahi bilmediğim bir alet, bir ellerinde pet şişe içerisine konmuş köpüklü su bulunan çocukların arabanıza yaklaşıp sordukları sorudur. genellikle terslenirler, silmeye çalıştıklarında silecekler çalıştırılır, araba biraz hareket ettirilir hatta araba üzerlerine sürülür.
bu çocuklar genellikle kirli görünümlü, kimsesi olmayan çocuklar gibi dururlar. ancak çoğu okula dahi hiç gitmemiş, 10-15 çocuklu bir ailenin çocuklarından biridir. siz arabanızın içinde camınızı silen çocuğu seyrederken aklınıza bu hayatı kendinin seçemediği, hatta dünyaya gelip gelmemenin bile elinde olamadığı gelir. müslümansınızdır da. allah, kitap, peygamber sizin için önemlidir. ancak orada sorgulamaya başlarsınız. ulan dersiniz madem allah bu kadar adaletli, madem bütün kulları aynı onun için neden bazı çocuklar bu ailelerin çocuğu olarak dünyaya geliyor da bir başkası kuştüyü yatakların içine doğuyor. bu mu lan adalet?
sonra bir tarafınız savunmaya geçer hemen. ama onlarda böyle test ediliyor demek dünyada. hadi lan dersiniz sonra ne testi. bildiğin sürünüyorlar işte. bu çocuğa ölünce şimdi allah nasıl soracak namaz kıldın mı? abdest aldın mı? oruç tuttun mu? diye. haa tabii günlerce bir şey yiyemediği oruçtan sayılıyorsa oradan yırtar.
ne bileyim sözlük biraz düşününce din hakikaten afyon mu lan? demeden edemiyor insan.
örneğin, arabayla kırmızı ışıkta beklerken çocuğun biri yaklaşıp size bu soruyu sarfeder. içli içli bakar, bazen acınasıdır, bazen reddedilip geçiştirilir, ama zor durumda bırakır adamı...
otoban gişelerinde simit satan adamlar kadar... anlatamadım lan, zor durum be sözlük...
