silmeye çalışıp, bir türlü silemeyen aşıklara dinlerken pek dokunan şebnem ferah parçası. Yine de bir dua gibi başa alıp alıp dinlemek kaçınılmazdır. Keza Sil baştan filmi de silemeyen aşıklara ütopya gibi gelip izlediçe canını yakar. insanın en yakınına aldığı bir diğer insanı kafasında öldürmesi, yok etmesi kolay değildir. "aman canım ölüm yok ya ucunda" denilmeyecek nadir durumlardan biridir. Çünkü bir insan sadece ölünce kaybedilmez.
sil baştan gözyaşım, tuzum
içindeki nefse baktı
eşyalarını topladı
başka bir yerde kavuşmalı
çok uzakta değil
açıkta buluşmalı
başka bir uyuma dönüyor
her şey
insan kaybettiğini buluyor. *
"Sanki bugün son günmüş gibi
Dolu dolu yaşamak istiyorum ben
Her ne çıkarsa yoluma
Selam verip yürümek istiyorum ben..."
ancak usta bi şairin elinden çıkabilecek kadar düzgün dizeler barındıran şebnem ferah şarkılarından sadece bir tanesi.
ıssız bir sokakta
yine sen aklımda
yürür iken mesela
ben pişman olsam da
yağmurlar altında
koşsam çalsam kapını
bu kez dürüst olsam bu kez tüm kalbimi versem
başlar mıyız sil baştan
hatalarla kavgalarla o mutlu anlarla
başlar mıyız sil baştan
ıssız sokaklarda
o gerçek sevdalar
bulunmuyor kolayca
mutluluk ordaymış meğer
kollarında
bilemedim bağışla
yine pişman olsam ağlasam o gözlerinde
başlarmıyız sil baştan
bu küçük odamda bir deli yağmurdan sonra
başlar mıyız sil baştan
sil baştan sil baştan
sil baştan sil baştan
başlar mıyız sil baştan?
eternal sunshine of the spotless mind gibi kült olmuş bi filmin türkçeye çevrilirken aldığı uyduruk, o filmi asla karşılamaya yetmeyecek olan ismi.
yeniden vizyonda..
insanın geçmişteki herşeyi unutup yeni bir hayata başlaması.bir nevi yeniden doğmak.gerçekleştiği sadece amerikan filmlerinde ki tanık koruma programlarına giren insanlarda görülür.