benim ne kadar içten samimi ve hiçbir şeyin arkasına sığınmadan fikirlerimi sunabileceğimin farkına varamamış, açıksözlülüğüm için şüphe duyan, beni korkak diye nitelemiş dost. yazık,
her geçen gün biraz daha yaklaşmak. sonra tam tersi istikamete son sürat direksiyon kırmak. sonra ani bir manevrayla başka bir yöne savurmak her şeyi ne büyük başarı ya da ne büyük aptallık. anlayan beri gelsin, otursun anlatsın. anlatan çok yaşasın.
lapa lapa yağan kar yazdırır ya insana hani işte yazmak ihtiyacı duymak için bir sebep, iyi de ne yazmalı? nasıl dökmeli taşları? neye dokunmalı? neyi es geçmeli? neyden uzak durup neyin özüne işlemeli?
en iyisi hiç merak etmemeli, bilmemeli ve hatta öğrenmemeli.
gamarjobat. nicki gürcüce aşk anlamına geliyor, gürcüce nin kardeşleri lazca ve migrelcede ise aşk oropa'dır. seviyorum ise me shen miqvarkhar. şöyle gelse de üç beş gürcücenin belini kırsak dediğim yazar. ama ben gürcü değilim*