siktirolup gidecekler

entry4 galeri0
    1.
  1. nihat genç'in eski bir yazısı. eski bir güzel, ama çok güzel bir yazısı. umarım bu yazısını karşısına alıp hicap duymuyordur kendinden şimdi. yazı şöyle

    insanoğlunun çektiği acılardan söz eden tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? insanlıktan söz ettiğinizde dişlerini bit kırıyormuş gibi gıcırdatmayan tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? gencecik anne kuzusu çocukların götüne jop sokmayı, milli menfaatler gereği diye savunmayan tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? şeref kavramını lüzumlu lüzumsuz her yerde, her konuda kullanan, şeref israfçısı, şeref orospusu, şeref manyağı olmayan tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? tüm halkın kaderini ve insanlığın geleceğini, istikbalini, tek bir partiye, şahsına ve devletin ali menfaatlerine odaklaştırmadan konuşan tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    hitler kavgam kitabında ilan eder: "her şey devlet içindir, hiçbir şey devlet dışında ve devlete karşı olamaz";, bu faşist yasaya iman etmeden bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    yine hitler kavgam'da şöyle der: "bir insanın değeri, ahmakları kandırma kabiliyeti ile ölçülmelidir!", bu ilkeye harfiyen riayet etmeden bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? hırsızlık yapmadan, hırsızlara kol kanat germeden, hırsızları genel müdür, milletvekili yapmadan bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? mussolini akdeniz için: "mare nostrum" (bizim deniz) diyordu, kafkasya'ya, balkanlar'a, musul'a "bizim" demeden konuşabilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? (demirel, adriyatikten çin denizi, lafını ettikçe, sırp televizyonunun komik şovmenleri, bu sözleri ekranlarda defalarca yayınlayıp cephelerde bosnalı müslümanları kesmekte olan askerleri böyle ajite ediyordu.)

    temel hak ve özgürlükler konusunda tek bir yasa çıkarmış, bir tek milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? aksine, insan hakları, batı’nın bölme parçalama planıdır dememiş bir tek milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? ünlü siyaset bilimci makyavel'in politika, kötüyle daha kötünün arasındaki tercihtir, sözünü, yani kırk katır mı kırk satır mı politikası gütmeyen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? kurtuluş savaşı'nda mustafa kemal'e fevkalade doğru olarak verilen başkumandanlık yetkisine, sivil rejimde de sulanmayan tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? o gün bugün savaş olmadığı halde, başkumandanlık yetkisi gibi dgm'ler, mgk'lar gibi statüler kurulmadan bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    halkı siyasetten iğrendirmeden, bireyin kemiklerini kırmadan bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? sivil idareden korkmayan, sivilleri joplatmadan, sivillerin sesini zindanlarda boğmadan bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? (üniversitedeki arkadaşları demirel için, hiç kağıt oyunu oynamazdı diyorlar!" kağıt, top, bilardo gibi oyun oynamayanlar "oyun" açlıklarını işte böyle ülkenin, halkın kaderiyle oynayarak giderirler.) ülkenin kaderiyle, gencecik çocukların, yetimlerin, öksüzlerin, açların, yoksulların hayatlarıyla oynamadan bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    durmaksızın kelime-i şahadet getiren imansızlık şüphesi gibi, sabah akşam, gece durmaksızın milliyetçiliği tekrarlamadan, milli menfaatlerden söz etmeden bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? "türk milletinin teminatıyız", ";devletin teminatıyız" gibi, partisini. özellikle kendisini aklına estiği her yerin teminatı saymadan siyaset yapabilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    "milli menfaat" bahanesiyle bir toplum yaşamı için olmazsa olmaz kanun teminatını hiçe saymadan bu ülkeyi yönetebilen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    vatan bütünlüğünü laf olsun diye yüzyıldır durmaksızın söyleyen, yol ve coğrafya olarak vatan bütünlüğünü, yani demiryolu ve karayolunu yüzyıllarca ihmal edip, mağaralaşmış köylerden kasabalara dahi inememiş insanları, yüzyıl sonra neden geri kaldınız diye, topla tüfekle yok etmeden bu ülkeyi yönetebilmiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? demokrasiden korkmadan, medeniyetten korkmadan, insandan korkmadan, ****ye, aydına, kuruma güvenmeden, ülkemizde özerk, bağımsız kurum bırakmadan bu ülkeyi yönetebilmiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? (bir zamanlar başbakan şükrü saraçoğlu üniversite için söylemişti: "ne demek, hem onların paralarını biz verelim, hem de bizim aleyhimizde bulunsunlar." üstelik bugün durum değişti, üniversiteli hocaların paralarını harçlarıyla gençler verdikleri halde, bizim paramızla yiyip içiyorsunuz, yine de bizi eziyorsunuz dediklerinde 19 yıl ceza alıyorlar.)

    mahkemeye saygı gösteren, savunma hakkına saygı gösteren tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? (binlerce örnekten sadece ikisi, manisa ve göktepe davalarında, mahkemeyi ve mağdurları koruyan bir küçük demek vermiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?)

    milliyetçilik bir kemik ve beyin hastalığıdır!

    değil tek bir cinayet, adı cinayetler serisinde geçmeyen tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? arkasında asker, polis ya da devlet memuru, ya da yandaşları olan yüzlerce faili meçhulden sadece bir tekini ortaya çıkarmış tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    yüz yirmi yıl önce ziya paşa söylemişti:"asiyabı devleti bir har da olsa döndürür", türkçesi:"devlet çarkını bir eşek de olsa döndürür."

    şair eşref cevap verir: "döndürür döndürmesine amma anasını .iker de döndürür."

    sanki meclis duvarında burada fuhuş yapılır gibi bir yazı yazıyormuş gibi, herkesin ben ahlaklıyım, ben namusluyum, ben memleketi çok severim demeden… sanki meclis duvarında gizli bir yazı şeklinde, burada vatan satılır gibi bir yazı yazıyormuş gibi, her allahın günü ben vatanımı satmam, ben vatanı çok severim demeden bu ülkeyi yönetebilmiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    siz hiç, evini, yazlığını, arabasını, bankada yüklü parasını ayarlamadan siyaset hayatını bitirmiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz? vatan sevgisi, namus, ahlak, milli menfaat gibi palavralara rağmen, halk bu olmayan malları nasıl satın alıyor? çok basit! türkiye olmayan bir bir anayasayla yönetilir. ingiltere anayasası dahi yazısızdır, ama vardır, biz, “olmayan anayasasıyla” ülkeyi yönetiriz.

    12 eylül anayasası tarihimizin en acımasız anayasası olduğu halde, bununla dahi yetinmeyip, derin devletin, susurluk'un, demirel'in, medyanın, mit'in icadı garip menfaatlerin teamüllerinden oluşmuş "olmayan", "görünmeyen" anayasanın teamüllerine uymadan bu ülkeyi yönetebilmiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    halka, çocuklara, insanlara, bahara, bir gün olsun, mutlu musunuz diyebilmiş tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    ne güzel söylemiş nazım hikmet: "insan olan vatanını satar mı/suyunu içip ekmeğini yediniz/ insan olan vatanını satar mı?

    son elli yıldır halkın oyuyla geldikleri halde, yani meşruiyet sorunları olmadıkları halde, yine halksız demokrasiyi alkışlayıp demokrasiyi zincirleyen kurumlara köpeklik yapmayan, halkın oyunu alıp, halk egemenliği gibi sorunları olmadıkları halde, demokrasiden halkı kovup, ülkeyi meclis dışında bırakan partilere domuzluk yapmamış tek bir milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    halksız demokrasi kitabının yazarı duverger söylüyor: "halk yığınları, kendisinin maddi ve manevi çıkarlarının bilincine varmamış olduğu için, holding ve devlet desteğinde siyasal partiler, politik çıkarları gereği, halk yığınlarının oylarını yok eder. bu oyları demokrasi oyunu içinde uçururlar.

    yüzlerine bir an olsun baktığınızda, dünya hayat, insan, çocuk, arkadaş, neşe, sevgili coşkusunu ebediyen kaybetme tehlikesi geçirmeyeceğiniz bir tek milliyetçi siyasetçi tanıyor musunuz?

    ...

    yoksul, çaresiz, bilgisiz ve körleştirilmiş bu halkın, bu gençlerin kendilerini modern araçlarla topluma ve kendilerine yararlı kılacak eğitimsel, düşünsel, iktisadi araçlar olmadığı müddetçe bu yığınlar bir yolunu bulup, basitinden, ucuzundan, kurusundan, risksizinden bir şekilde "kendilerini önemli sayma, kendilerini gerçekleştirme" imkanlarını bulacaklardır!

    ülkemizde en ucuz, en basit kendini gösterme, kendini topluma ispatlama, kendini önemli sayma yollarının en yaygını, vatan, namus, velhasıl ülkeyi kurtarmaktır!

    değersizleştirilen insanların sıkıntısıdır! ahlakı, namusu kurtarmak! kırk televizyon, yüz üniversite, halk kitlelerini çorum'da, çankırı'da, tokat'ta, zihinsel, iktisadi, modern olarak gelişimlerine yardımcı olmadıkları sürece, tarihin bu kısır döngüsü devam edecek! bir amerikan kovboy filmidir bu, yerliler sürüler halinde kaleye saldırır: kalabalık ve vahşi kızıldereliler kovboyların mermileri bitinceye dek gönüllü ve kahramanca ölürler. önceki gün özal'ı, dün fazilet'i, bugün mhp'yi alkışlayarak kutlayan medya kovboyları birkaç aya kalmadan bu son süvarileri de kurşunlamaya başlayacaktır.

    çakallar, battallar, barbarlar şehri, siyaseti işgal edip, anasını .ikecektir.

    ve milliyetçi politikacılar, "halkı değersizleştirme" politikalarını elli yıldır ısrarla sürdürüp, olmayan namusu, olmayan şerefi, olmayan ahlakla, tarlalarımıza girmiş yabani domuzlar gibi, ahlakın, onurun, insanoğluna saygının leşini çıkaracaklardır!...

    önceki gün özal'ın, bugün refah'ın, bugün mhp'nin arkasından koşan benim şaşırmış sevgili halkım! avrupası, medyası, bu orospu, çakal siyasetçiler kurban olsunlar senin karakaşına. burada bekliyoruz. beynindeki milli narkozun bitmesi, aptallığın sona ermesini, o milliyetçi siyasetçiler hiç kuşkunuz olmasın .iktirolup gideceklerdir!
    3 ...
  2. 2.
  3. (devamı)

    bakın büyük şair ne diyor bu puştlara:

    insan olan vatanını satar mı
    suyunu içip ekmeğini yediniz
    dünyada vatandan aziz şey var mı
    beyler bu vatana nasıl kıydınız
    2 ...
  4. 3.
  5. 4.
  6. En kötü ihtimalle hapse falan girerler.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük