sene 1986 diyarbakır'da hukuk öğrencisiydim.bir kitapevinde yaşlı biri osmanlı aleyhinde çok kötü konuşuyordu,bende amca senin baban varmı deyince,evet dedi.bende babasız çoçuğa ne denir deyip oradan ayrıldım.kitapevi sahibi sonra bana adamın çok pişman olduğunu söyledi.bir anı.
ibretlik ayar.
Ben, her ne kadar anlamadiysam bile, adamı siirt valisi yapmaya yetmiş.
Aslında şimdi daha net görebiliyorum olayları. Fantastik beyan ve ayarları ile ünlü akepeli bakanların o koltuklari nasıl hakettiklerini algılayabiliyorum Artık. Aydınlandım amk.
osmanliya takılıp duruyor bu millet. kimse selçuklu devleti ya da göktürk devletinden bahsetmiyor. islamiyetten dolayi osmanli devletini taniyan arkadailara uyarıda bulunayım. ilk islami kabul eden müslüman ülkeler osmanlı devleti tarafindan zulme uğramiştır.
daha önceki hal ve hareketleri ile nasıl biri olduğu hakkında fikirler edindiğimiz gereksiz birinin sergilediği davranış.
(bkz: siirt valisi ahmet aydın)
geçen gün benim de verdiğim ayardır.
2 gün önce osmanlı hakkında kötü konuşan bir amcaya rastladım. adama "amca senin teyzeoğlu'nun dayısının halasının kızkardeşi neyin olur" dedim. aval aval baktı suratıma. ama ben o bakışlarda "ben daha hiçbir şey bilmiyormuşum bu cehaletle ne hakla osmanlı gibi muhteşem atalarımıza laf ederim" ifadesini yakaladım. gerçi çevremdekiler mal mısın der gibi baktığını söylüyorlar ama bence öyle bakmadı.
kaçtım gittim sonra.
not: adıyaman'a vali olmak istiyorum.
baba bizim neyimizse, osmanlı da bizim "oyumuzdur" şeklinde düşünmektir. Aslında duyulan özlem osmanlıya değil, şeriata ve hilafetedir de itiraf edemezler.