herkesin ya evde kardeşim izliyo yok kuzenim izliyo zorla izliyorum dediği dizi. aynı saatte tuttuğunuz takımın maçı olduğunda da aynı yeğen aynı kardeş size izletebiliyo mu bu diziyi?
aynı tas, aynı hamam diyeceğim dizi. yalnız cem karakterini oynayan buğra özmüldür acayip değişmiş. çok kilo vermiş. bildiğin yakışıklı kıvamına gelmiş. fakat, boyu gerçekten çok kısa. 1.65 bile yok gibi duruyor. betüş ve sadık'ın yanında kısacık kalıyor. ceren ile aynı boyda. çilek de bir kaç seneye yakalar bunu.
yeğenler yüzünden zorla izlenen dizi. yani şöyle ki, içeride izletmeyince çocuğa, o da 'amcaaaa sihirli annemi burda izliyim miiiiii' diye geldi... tabi esra diyince akan sular durur...
her neyse...
diziden bir telefon konuşması:
eleman: beni böyle kışkırtman hoşuma gidiyo...
kadın: akşam geç gelme erken gel ama evlenince tersini söyleyebilirim. ehi ehi ehi...
şimdi bunu yazan senaristlerin ağzını yüzünü sikeyim! amcık ağızlı, beyinsiz mahlukatlar! sizin espri anlayışınızı sikeyim! o çocuklar onu anlamıyorlar eyvallah da... siz ne ayaksınız olm! amk çocukları... çocuk dizisi diye hazırladığınız şeye, iki cümle yazamayacak haldeyseniz siktirin gidin bırakın bu işi!
bir nesli daha sömürmeye gelmiş dizidir. Bizim neslin beynini yıkadın, sömürdün neyine yetmedi? Şimdilerde sokaklarda yine "perihan teyzee..." diye bağırarak sihirli annemcilik oynayan çocukları görür oldum.
losttan, dexterdan, merlınden, spartacustan, supunder bobtan, madacaskar penguenlerinden, inek otisten sıkıldığımız şu günlerde imdadımıza hızır gibi yetişen dizi. yapımda ve yayında emeği geçen herkesin taa lan neyse bişey demiyorum.
çileğin hiç büyümemesi gerekirmiş. amma tipsiz olmuş yahu. furkan kızılayda böyleydi çocukken sevimli, büyüyünce tipsiz buradan şu kanıya vardım sayın yazarlar, turuncu saçlı yüzü çilli olup küçükken tatlı olanlar, büyüyünce çok kötü oluyorlar. yalnız cem bayağı yakışıklı olmuş.
milletimiz bu diziyi nasıl özlediyse artık her şeye rağmen gibi bir dizinin 26. olduğu reyting listesinde her iki kategoride de 3. sırayı almış. reytingleri böyle devam ederse bez bebeğin hortlaması yakındır. tehlikenin farkında mısınız?
saçmalığın dibine vurmuş dizidir. merak edip izleyeyim dedim*; taci'nin aydan dünyaya 'ay taşı' atmaya çalıştığını gördükten sonra pes ettim.
o değil de nevra serezli 500 kilo olmuş. inci türkay eroğlu da hala taş gibi.
bize ''çocuk yapmayın, ergenleşince çirkinleşiyorlar'' mesajı vermeye çalışan dizi.
en son hatırladığımda tuğçe denen tip, sarışın/kumral ve renkli gözlü, elvis presley favorili bir tipti. bu kız 5 senede nasıl michael jackson'ın çocukluğu kadar kararabildi lan?
dikkat ettiyseniz çilek ve şişman abi konusuna hiç girmedim. allah korusun.
televizyonun bizi resmen hapsettiğinin göstergesi olmus ikinci dizidir. birincisi (bkz: çocuklar duymasın 2011)dir. adamlar resmen bizimle toşak geçiyorlar. bizim esirimizsiniz ne koyarsak koyalım izleyeceksiniz. çünkü sizin başka işiniz gücünüz yok diyorlar. sizin beyniniz bunlarla dolacak. bomboş şeylerle sizin gelmişinizi geçmişinizi sileceğiz diyorlar. işin kötüsü bu dediklerini öylesine yuksek bir sesle duydugumuz halde delicesine izliyoruz. izlemeye de devam edeceğiz. ve bunlarla beynimizi o kadar tepeleme dolduruyoruz ve dolduracağız ki 2011 yılında sözlükte atatürkün felsefi derinliğini tartışıyoruz. o kadar eminim ki 3011 yılıda gelse atatürkün bişeylerini tartışıyor olacağız. ve yazıktır ki önümüze sunulan gelecekle asla ilgilenmeyeceğiz. geçmişimizle övünüp gene geçmişimizi eleştireceğiz. oysa karanlık bir gelecek var önümüzde. bunları düşündüğüm farkına varıp cümle sözlükle paylaştığım halde ben dahi çocuklar duymasını izliyorsam ve "acaba sihirli annemin yeni versiyonu nasıl olmuş" deyip az birazda olsa bakıyorsam (bkz: üç nokta)
birkaç yıl sonra tekrar ekranımıza karışan bir dizidir. öyle bir dizidir ki resmen bir nesil yaratmıştır. bu diziyi izleyen çocuklar şimdilerde pembe pembe eşyalar içerisinde, odalarının her köşesinde pofuduk oyuncaklar içinde yaşamaktalar. işte bu iğrençleşmiş seviyede sevimli bir neslin oluşumundan sorumlu dizidir.
