bu aylık ödenecek tutar sadece sağlık için. yani emeklilik değil.
bunun anlamı 25-45 yaş arası iki vermidon dan başka ilaç kullanmayacak adamın önemli bir kaza yada hastalık geçirmediği sürece devletin kasasına bu ülkede yaşadığı için vereceği vergi anlamına gelir. hükümet de boş değil, sana birşey olursa bakarız icabında diyor. *
sosyal güvenceyi kar amacı güderek yönetmenin son aşamasıdır.
oyasa ki tüm demokrasi ile yönetilen devletlerde sosyal güvence devlet tarafından çalışan vadantaşlara bir hizmet olarak sunulmakta.
hadi oy verdin en azından artık gerçeklere gözlerini kapayarak bakma.
"nah alırsın", "tarramı alırsın" gibi cevaplar verilecek saçma salak manyak gerizekalı bir dayatmadır. internet yasakları gibi uygulanması imkansızdır.
saçmalığın daniskasıdır. ileri safhası da vardır. Benim gibi mağdur olacak binlerce kişi olduğu da muhtemel. Şöyleki, benim nüfusum başka bir ilde kayıtlı. Ben ise başka bir ildeyim. 15 şubattan önce de kayıtlı olduğum ile gidemiyorum. Gelir beyanında bulunmak için de, adrese dayalı nüfus sayımında bulunulan yerdeki ilgili kurumlara başvurmak gerekiyor anladığım kadarıyla.
Peki benim gibi 31 ocaktan önce kayıtlı bulunduğu ile gidemeyecek olan vatandaşlar için yok mu bir alternatif çözüm yolu? Bilen biri aydınlatırsa sevinirim.
bir zamanlar türkiye zamanının ilerisinde sağlık sistemine sahip bir ülkeydi. teknolojiden yoksun bile olsa en ücra köşesine son derece iyi doktorlar gönderebiliryordu. türk doktorları, biz ne kadar beğenmesek de almış olduğu eğitim ile avrupa doktorlarından eksik kalmıyordu; hatta avrupada sıradan bir türk doktoru sıradanın üzerinde bir hekim olarak biliniyordu.
önce üniversite hastahanelerini polikliniğe çevirdiler. bu şekilde herkes oradan hizmet alabiliyordu. iyi, pek güzel, ülkemize birkaç sağlık ocağı daha eklenmiş oldu. ama daha kalitesiz hekimler yetişmeye başladı.
daha bunun acısı çıkmadan, zaten üç kuruş verip hayatımızı emanet ettiğimiz hekimleri performansa dayalı çalıştırmaya başladılar. halihazırda, gerçekten canını dişine takıp çalışan, bizlere hizmet veren hekimleri hastaları lira olarak görmeye zorladılar. şimdi de sigorta sistemimizi zorla batırıyorlar.
bu ülkede kötünün iyisi olan tek şey vardı ise o da sağlık sektörü idi. teknolojimiz zayıf da olsa, işini hakkı ve özveri ile yapan hekimlerimiz ve her ne kadar sıralarında sürünsek de fatura çıkarmadan yapan bir devletimiz vardı. artık o da yok.
atatürk türkiyesini yok edenler, gün sizin gününüz. buyrun şimdi kutlayın! çünkü burası artık sizin ülkeniz. dilediğinizce at koşturabilirsiniz. artık sizin sayenizde insan hayatı satılık, insanın hayatının değeri cüzdanı ile doğru orantılı!!
not: ayda 213 liraya dileyene sosyal devlet. hastasıyız diyeceğim ama sanki biraz tuzlu! sen hayatına ne kadar paha biçiyorsun?
eve memur yollayarak kimlik tespiti yapıp müracata zorlanan sosyal güvenlik sistemidir. daha sonrasında ise eve gelip eşyalarına bakıyolar yaşam standardını öğrenmeye çalışıyorlar. sadece hastalık için 213 tl ödemektense emekliliğide kapsayan isteğe bağlı sigortalı olup 290 tl ödemek daha mantıklıdır.
tüm halka atılmış ve halkta en ufak tepki görmeyen kazıktır. herhalde kazık yemeye iyice alışıldı. en kötü kazığı, gerçekten muhtaç durumdaki yeşil kartlılar yiyecek. yeşil kartlılar,31 ocak 2012 tarihine kadar başvurup gelir test yaptırmazlarsa, hiç gelirleri olmasa bile, 1773 lira aylık gelire sahip sayılacaklar ve 106.4 tl aylık prim ödemek zorunda kalacaklar. gelir testi yaptırmak zorunluluğu tam bir tuzak. çoğu insanımız, bilgi sahibi olmadığından gerekli başvuruyu yapamayacak. bu sürenin bir ay süre içinde sıkıştırılmasının amacı da bu zaten; daha çok insanı tuzağa düşürmek ve para hortumlamak. neden devlet zaten kayıtlar elindeyken bu testi kendiliğinden yapmaz ve gerçek gelirleri tespit etmez ? muhalefet, yasanın iptali için anayasa mahkemesine gidebilir, ama artık halkın çıkarlarını savunacak bir anayasa mahkemesi de kalmadı. kimi kime şikayet edeceksin ? %49 oy verenlerin hatasını, tüm halk çekiyor.
31 ocak son gün olan sigorta hedehödösü. aman yaptırın 280 lira altı gelirini varsa aylık para ödemesi yok.
not: arkadaş bilgi veriyoruz eksileniyoruz. batan sigorta şirketi misin yavşak zoruna mı gitti ?
25 yaşındaki adamın gelirini hesaplarken anne baba gelirine bakmanın saçmalığını bir kenara bırakacak olursak ( ki aksini iddia eden olursa, o zaman anne babasının üstünden bakılsın, niye prim ödüyor derim) yeni mezun olmuş veya belki yüksek yapan, büyük ihtimalle bir yandan zaten öğrenim kredisini ödemesi gereken bireyi ve ailesini zor durumda bırakmak, "gerekiyorsa git ucuza da olsa çalış, sömürttür kendini" demenin bir yoludur.
akp'nin tüm halkı sömürülebilecek ve ucuza çalışmak zorunda olan işçilere çevirme politikasının bir ayağıdır.
en çok maddi durumu daha zor olanlara koyacaktır çünkü ayda 300 tl ile geçinmesi gereken birisi için 30 tl çok büyük bir rakamdır. oğlunun gemileri olan, her yanı banknotlarla çevrili insanlar bunu anlayamazlar.
herşeyden önce zorla yapılmaktadır ve şöyle bir durum vardır ki bunu yatırmazsanız borçlanıyorsunuz ama sağlık hizmetinden yararlanamıyorsunuz. yani adama hesabını kesip faturasını faiziyle geçiriyorlar ama sağlık hizmetinden yararlandırmıyorlar. ben ne chp ne başka bir partiye sempati duyuyorum şu anda fakat akp'yi öven birisinin de nerede görsem suratına tükürürüm.
seçim öncesi buradan gelen kazançlar da ortaya koyulacak olan hesap kitap kısmını güzelce cilalar. zorla tayyip için çalıştırılıyor bütün ülke farkında değil.
master yapıcam doktora yapıcam diye 30 yaşına kadar asalak gibi yaşayanlara çok koyan dayatmadır. utanmasa 80 yaşında öğrenci pasosuyla gezeck adamlar. master yapacak parayı bulan adam 213 tl yide bulur. ben ayda 350 tl ssk primi ödeyip, buna rağmen ilaç parasının % 20 sini, teçete parasını, muayene katkı payını ödüyorsam sen de öde amk. ben salağım değil mi? sen kolunda 20 tane bilezikle yeşil kart sahibi ol ben ayda 359 tl ssk parası ödeyeyim. bide domalalım sikin bari. gayet güzel dayatmadır yada dayamadır.
ülke büyüyor ama vatandaş yine sağılacak inek muamelesi görüyor. şaşılacak bir durum değil. çalışan bir zaten kayıtlarda görünürken başvurmaya zorlamanın mantığını ne?
hiçbir mantıklı açıklaması olmayan zorbaca uygulamadır. devlet seni sigortalıyor ama sigorta masrafını senden alıyor. yahu zaten param olsa gider özel sağlık sigortası yaptırırım. ayrıca başvurmayan herkesi aylık 1700 tl geliri var diye düşüneceklermiş, türkiye'de sigortalı çalışanların ne kadarı 1700 tl maaş alıyor allah aşkına biri söylesin. sosyal devletiz diye orda burda sallamak kolay tabi. sosyal devlet dediğin fakir fukara ve işsizi sigortalar ama sigortasını devlet bütçesinden karşılar. ayrıca kişi sigortalanmak istemiyor da olabilir. madem zorunlu tutyor devlet o zaman bizim sağlık hizmeti almadığımız ayların primlerini de geri ödesin. aslında yazacak söylenecek daha çok şey var ama kantarın topuzu öyle bir kaçtı ki kelimeler kifayetsiz kalmaya başladı. klasik söylemle bitirmek icap eder artık ; yazıklar olsun!
işim gereği bu sabah, önce genel sağlık sigortası revizyonu hakkında ki semirene katıldım.
Bana da mantıksız gelen bir çok tarafı oldu.Kişisel olarak bakarsam olayı Bu hükümet ne yasa koysa,ne icraati olsa ben bir hinlik arıyorum artık.arkasından mutlaka birşey geliyor..Lakin Objektif olarak değerlendirirsin kısaca şudur;
25 yaşından büyük erkek çocukları çalışmıyorlarsa şayet; gidiyorlar sosyal yardımlaşma kurumuna orada ''gelir tespiti''formu dolduruyorlar.bu forma göre gelir tespiti hesaplanıyor.. 36 TL ile 106 TL gibi bir meblağ ödüyorsun bunun sonucunda ve yararlanabiliyorsun..(106 yanlış olabilir unuttum şimdi:)100 civarı yani işte)
Şayet gelir tespiti yaptırmassan işte o zaman 213 TL gibi bir meblağ ödüyorsun..
25 yaşını doldurup çalışmayan kız çocukları için geçerli değil bu durum.pozitif ayrımcılık yani sağolsunlar(!)
Ayrıca işveren açısından düşünürsek; 1 takvim yılı içerisinde çalışan 30 günden fazla ücretsiz istirahatte ise;yine gelir tespiti yaptırmak zorundadır.ki kendisi gidip bunu bankalara ödeyecektir.işte zurnanın zırt dediği yerde şurası ; Şayet 30 günü geçerse kişinin ücretsiz izni,bu kişiyi bu meblağı ödemek için işyerinden ücretsiz izin aldığın da yine o gün eksik gözükecek ssk günü olarak ve bu bir kısır döngüne neden olacak..
ekonominin yazılı, boyalı vs ne kadar basın varsa artık, orada anlatıldığı kadar güllük gülistanlık olmadığının, üst üste rekorlar falan kırılmadığının bir göstergesidir.
Aptal AKPlilerin hala savunduğu saçmalıktır. Oğlum Geliri olmayan adama gelir tespiti ne? şaka mısınız lan? doktora yapan asalaklar! Akbille dolaşıyormuş da bilmem neymiş. Lan sen de yap doktora o zaman o kadar kolay ve tamamen keyfi olarak tercihe bağlı bir şeyse. Ayrıca zorunlu sağlık sigortasıyla Akbil'in ne alakası var. sanki iETT hayırına çalışan bir kuruluş. zarar ediyor ve buradan çoralanacak paralarla bu zarar kapatılacak. Veya sağlık sigortası olmayan kişiye devlet bedava bakıp milletin cebinden harcama yapıyor. Hadi onlar asalaksa senin mantığına göre "yoksulum ben ya" diye gidip yeşil kart alanlar ne? Onlar da asalak olmuyor mu o zaman? her işsiz adam doktora, master öğrencisi mi? böyle aptal ve topluma düşman argümanlarla bu yasayı savunmak tamamen arsızlığın iki yüzlülüğün daniskasıdır.
Ayrıca devlet görevlisinin gelip evimi kontrol etmesi, bunun da zorunlu tutulması nedir arkadaş? Gelirimi tespit etmek için ayda bir gelsinler ne aldığıma da baksınlar bari, , hatta çip taksınlar mideme giren etin yüzdesinin haftalara göre değişimini gözlemlesinler,belki gelirim yoktan bir şekilde artıp çalışmadan zengin oldum bu yüzden de daha fazla prim ödemem lazım, 100 lira değil 213 lira ödemezsem iETT nasıl zararını kapatacak?
yanlış anlamayında sikilin amk. zerre umrumda olursa adiyim.
yıllarca biz bağırdık çağırdık suçlu olduk, biber gazı yedik, jop yedik ama benim bitirmiş olduğum bi okulum, okulumla alakasız olsada çalıştığım bir işim var. zaten kim eğitim aldığı dalla ilgili bir iş yapıyor ki bu ülkede?
*ziraat mühendisinden polis.
*fen bilgisi öğretmeninden bankacı.
*işletmeciden üretli öğretmen.
*sınıf öğretmeninden sigortacı.
*çalışma ekonomisi okuyan adamdan itfaiyeci
olsun bi şekilde aç kalmamak için savaş veriyoruz, peki ya hiç bir dayanağı olmayan
fakirler? evet lan fakirler diyorum, eziyorum resmen!
kim ne düşünüyor umrumda değil hemde. evet siz fakir fukara kesim, siz ne götünüze güvenip hala daha akp ülkeyi çok iyi yönetiyor diyebiliyorsunuz? beş kuruş geliriniz yokken yeşil kartlarınız ahırda iki adet ineğiniz var diye elinizden alındı ve 213 tl ödemeye mahkum edildiniz. hala daha neyin propagandasını yapıyorsunuz? ben ayda bi kere et alabiliyorum evime ve buna rağmen birşeylerin değişmesini istiyorum sizler için, peki siz en son ne zaman iki dirhem et yediniz lan ? ne zaman çoluğunuzun çocuğunuzun boğazından bir lokma adam gibi birşey geçti, iki kalem düzgün elbise alabildiniz ki hayatınızdan memnunsunuz?
geberin amk, kimse bana ağlamasın "acımızdan ölüyoruz!" diye!
insanları askerlikten soğutmak nasıl suçsa bunu ortaya atanların da insanı vatandan soğutmaları açısından suça mahkum edilip asılması gereklidir. Şu gün şu ülkede birileri çıkıp ülkenin bu yasaya destek veren sivri zekalarını teker teker öldürse, kazığa oturtsa zerre umurumda olmaz. Vatan, Sakarya'da, Dumlupınar'da, çanakkale'de, hakkari'de, gabar'da ölmektir ama aynı zamanda Ankara'da, istanbul'da, Samsun'da devlet tarafından taciz edilmeden, hukuksuz bir cebinden para çalınmadan, rencide edilmeden yaşayabilmektir de.
ekşi'de yazılanlara göre 25 yaş altıdaki öğrenciler sgk'da öğrenci olduklarını bildirmeleri gerekiyormuş. sağlık hizmetlerinden faydalanmak içi 6 ayda 1 zaten yenileme gerekiyor ama işte yenilemesi biten arkadaşlar için de geçerliymiş bu dayatma.