sigarayı bıraktıktan sonraki davranış bozuklukları

entry21 galeri0
    1.
  1. aslında sigarayı bıraktıktan sonra gelişen davranış bozuklukları olacaktı ama karakter sınırına takıldı.

    Sigarayı bıraktıktan sonra gelen alışma sürecindeki kişinin geliştirdiği tuhaf hareketler ve tavırlardır.

    örnek olarak;

    Kendine bıyık yapan ergen kız şeklinde yanmayan sigarayı üst dudakla burun arasına sıkıştırarak gezmek,

    durup, kendi kendinin sigara içip içmediğini, sanki bir üçüncü kişiymiş gibi kontrol etmeye çalışmak,

    sürekli sigaradan bahsetmek,

    oyalanamamak, oturamamak, duramamak,

    ota boka ağlama isteği,

    melankoli,

    yemek yemek yemek,

    sayılabilir.
    9 ...
  2. 2.
  3. kumandayı eline alıp 1 dakikada 60 kanal gezip televizyonun başını döndürmek..
    1 ...
  4. 3.
  5. sürekli sinir harbi yaşayarak çevredeki insanlara çemkirme halidir.
    1 ...
  6. 4.
  7. BiRiNCi DAKiKA

    Sevgili günlük,

    Bu sabah Hürriyet'in Kelebek ekinde sigarayı bırakmanın vücuda yaptığı
    olumlu etkileri anlatan bir haber okudum. Bu tarz haberlerden oldum olası
    tiksinmeme rağmen nedense coşup sigarayı bırakmaya karar verdim. Kararım
    kesin, sigarayı bırakıyorum. Bu kararımın vücuduma etkilerini gösteren
    tabloyu başucuma astım. içimin zehirden temizlenmesini tabloya bakarak daha
    rahat hissedeceğim. Şimdi masanın üzerindeki dolu sigara paketini
    buruşturup çöpe sallıyor ve sağlıklı gürbüz bir kişi olma yolundaki ilk
    adımımı atıyorum.

    SEKiZiNCi SAAT

    Sevgili günlük,

    Tabloya göre sigarayı bıraktıktan sekiz saat sonra tansiyon ve nabız
    normale dönüyormuş. inanır mısın, bunu hissediyorum sanırım. Tamam,tansiyon
    ve nabzımın bundan sekiz saat önceki halinde de anormallik
    hissetmemiştim,ama normale dönmesi iyi bir şey herhalde. Coşkumu paylaşmak
    için Teoman'ı aradım, sigarayı bırakmama "geçici Ubeyd Korbey sendromu"
    adını taktı. "Oğlum" dedim, "bak tam sekiz saattir sigara içmiyorum,
    tansiyonum ve nabzım cillop gibi oldu". Bunu söyleyince kendi nabzının ve
    tansiyonunun da harika olduğunu söyledi, meğer sekiz saattir uyuyormuş.
    Yavşak işte, ben ne diyorum o ne diyor. Yalnız laf aramızda, kafama takıldı
    gerçekten, demek ki günde sekiz saat uyuyan bir sigara tiryakisinin
    tansiyonu ve nabzı da günde bir kere normalleşiyor. E peki, tansiyon ve
    nabız günde üç kez normale dönemeyeceğine göre benim kazancım ne bu işten?
    Demek ki, savaşı erken bırakmayacaksın. Yoksa Teoman itinden ne farkım
    kalır? Onun tansiyonu da normal, benimki de.... Neyse, bakıcaz....

    ONUNCU SAAT

    Sevgili günlük, Sigarayı bırakırken başlangıcın çok zor geçtiğini
    duymuştum. Hiç de değilmiş. Az önce yemek yedim, iştahım açılmış,
    yemeklerin tadını daha iyi aldım. Yıllardır ilk kez yemeğin üzerine sigara
    içmeyeceğim.

    ON BiRiNCi SAAT

    Acaba azaltarak mı bıraksam? Sadece yemeklerden sonra içsem mesela? Yok
    yok, dayanmam lazım. Kuruyemişçiye gidip kabak çekirdeği alayım,
    oyalanırım.

    ON ÜÇÜNCÜ SAAT

    iki saattir aralıksız kabak çekirdeği yiyorum. Ve bir de yıldıran dejavu:
    "abi bu çekirdeğe elini sürünce bırakamıyorsun." ON DÖRDÜNCÜ SAAT Kabak
    çekirdeğini bırakınca yemekten sonrakine benzer bir sigara içme isteği
    uyandı. Çöpe attığım sigara paketini ararken telefon çaldı, Teomanmış.
    "Sağlığında yeni düzelmeler var mı?" diye sorup kahkaha attı. Vay ayı
    vaaay, sigarayla mücadelemde başarısız olmamı bekliyor demek ki. Bu beni
    sinirlendirmekten çok kamçıladı. Ulan Teoman, görüşürüz bakalım. ilk işim
    sigara paketinin olduğu çöp torbasını evden atmak.

    ON YEDiNCi SAAT

    Sevgili günlük,

    Kendimden utanıyorum. Az önce kapıdaki çöp torbasını geri almaya karar
    verdim, kapıcı götürmüş. Kararsızım, sigarayı bırakanların sinirli olmaya
    başladığı ve kilo aldığı söyleniyor. Şişman ve sinirli biri olup Hüseyin'e
    benzemeyeyim sakın?

    YiRMi DÖRDÜNCÜ SAAT

    Sevgili günlük,

    Biliyor musun, sigarayı bıraktıktan 24 saat sonra kalp krizi riski yüzde 25
    azalıyormuş. Fena değil ha, ne dersin? Teoman'ı aradım az önce, sana en
    fazla 15 gün veriyorum dedi. Kalp krizi riskinin azalmasından sözettim,
    güldü. Gül bakalım Teoman efendi, gül... Gidip kabak çekirdeği alayım.

    iKiNCi GÜN

    Sevgili günlük,

    Dün çok kötü geçti. Kuruyemişçiye gidip bir kilo kabak çekirdeği aldım.
    Gazeteleri çıkmadan okusaydım keşke, Hıncal Uluç köşesinin yarısını "kabak
    çekirdeğinin cinsel güce katkıları"na ayırmış. Allahım, ya kuruyemişçi de
    okumuşsa yazıyı? Ulan yüz gram al çık, bir kilo niye alıyorsun? Bundan
    sonra o dükkanın önünden geçemem.

    ÜÇÜNCÜ GÜN

    Sevgili günlük,

    Çok güzel bir gündeyiz. Sigarayı bırakmamın üzerinden 72 saat geçti, yani
    sinir uçlarım bugünden itibaren yenilenmeye başlıyor. Daha da güzeli,
    sevgilim geliyor. Bugün biraz sinirli gibiyim, kızın yanında arıza yapmasam
    bari...

    DÖRDÜNCÜ GÜN

    Sevgili günlük,

    Dün ne güzel başlamıştı hatırlarsın, ama korktuğum başıma geldi ve
    sevgilimle kavga ettim. Her şey iyi başlamıştı halbuki. Bir ara dışarı
    çıktık, ben sosisli sandviç almak istedim, hanımefendi karşı çıktı. Neymiş,
    yürüyerek yemek yenilmezmiş. Durduk yerde kavga çıktı. Sonunda dayanamayıp
    karşıdaki lokantaya gittim ve patlıcan musakka söyledim. Garson tabağı
    getirir getirmez hatunun yanına koştum ve "yürüyerek yemek öyle yenmez
    böyle yenir" diyerek elimde tabak yürümeye başladım. Bir yandan da
    musakkayı yemeye çalışıyorum. Kız kaçmaya başladı, ben de peşinden
    koşuyorum. Bir ara ağzımdan köpükler çıktığını farkedince durakladım.
    Elimdeki tabağı çöpe atıp eve döndüm. Sevgilimin telesekreterine not
    bıraktım, umarım arar.

    BEŞiNCi GÜN

    Bu sabah istikbal'den çek-yat gelecekti, öğlene kadar bekledim, ne gelen
    var ne giden. Birden sinirlerim tepeme çıktı, elimde odunla beklemeye
    başladım. Hayır, niye sözünde durmuyorsun kardeşim? Sabah dediysen sabah
    getir. Adamlar saat üçte geldiler, ben odunla kapıya çıkınca tedirgin olup
    kaçtılar. istikbal'i arayıp siparişi iptal ettim, Yataş'ı var Mobella'sı
    var canım, banane yani...

    ALTINCI GÜN

    Sevgilim aradı, bana çok kızgın olduğunu söyleyip bir çuval zır zır yaptı.
    Zaten ona moralim bozuk, bir de Teoman gelip karşımda fosur fosur sigara
    içmesin mi? Dumanı suratıma üflediğinde çaktırmamaya çalışarak içime
    çekmeye çalıştım. Ulan özlemişim be...

    YEDiNCi GÜN

    Kabul etmem gerekir ki bugün çok sinirliydim. Gevşemek için televizyonu
    açıp belgesel izlemeye başladım. Discovery Channel'da Timsah Avcısı diye
    bir lavuk var, 10 dakika dayanamadım herife. Eline bir yılan almış, yılan
    çıtır çıtır ısırıyor, bu gevrek gevrek gülüyor. Neymiş, yılan zehirsizmiş.
    Ya arkadaşım, zehirsiz diye ne bu yani? National Geographic'I açıyorum,
    zürafalar var, daha iyi. Ama zürafalardan, Mary ve ailesi diye söz
    ediliyor. Allah belanızı versin hepinizin. Süt içip uyumaya karar
    veriyorum, süt şişesinin üzerine "lütfen çalkalayınız" yazmışlar.
    Çal-ka-la-mı-yo-rum. Mecbur muyum lan sizin şişenizi temizlemeye. Para
    almasını biliyorsunuz eşşoğlueşşekler sizi be! Akşam arkadaşlarla bira
    içmeye gittik. Bu insanlar ne kadar anlayışsız var ya günlük, aklın oynar.
    Ulan zaten sigarasız bira içiyorum, beynim sulanmış, hala üzerime
    geliyorlar. Masada ideolojik hadise çıktı, dışarı kadar uzadı. Tartışma
    sorun değildi de "sigarayı bıraktığından beri kilo aldın lan kocagöt"
    deyince dayanamayıp kafa attım Teoman'a. Yapmasam iyiydi.

    SEKiZiNCi GÜN

    Teoman arayıp bir daha benimle görüşmek istemediğini söyledi. Çok
    umurumdaydı lavuk. Gereken cevabı verdim zaten. Bu arada, gazetede okudum
    yine. Sigarayı bırakmanın çeşitli yöntemlerinden bahsediyordu. Azaltarak
    bırakma ve marka değiştirerek bırakma maddeleri ilgimi çekti. Acaba? Ama
    yok yok, bu kadar dayandım, gerisini getirmek lazım.

    DOKUZUNCU GÜN

    Sevgili günlük,

    Sana ne zamandır sevgili günlük diye seslenmediğimi farkettim. Oysa sen bu
    dünyada beni anlayan tek varlıksın, tek dostumsun. Bugün ne oldu biliyor
    musun, sevgilim beni terketti. Alçak kadın, Manyaklaştığımı söyleyip
    ayrıldı benden. Bu arada kabak çekirdeğinin bokunu çıkardım, her tarafımda
    sivilce çıktı.

    ONUNCU GÜN

    iki gün önce, sigarayı bırakmanın çeşitli yöntemlerinden sözetmiştim. Ben
    iki yöntemi birleştirip hem marka değiştirdim hem de azalttım. Günde üç
    tane yemeklerden sonra Parliement içiyorum. O kadar zaman sonra ilk içilen
    sigaranın bir güzel kafası var, şaşırırısın.

    ON BiRiNCi GÜN

    Kendime bir iyilik yapıp sigarayı beşe çıkardım. Ha üç, ha beş. Eskiden
    günde bir paket içiyordum, şimdi beş tane içiyorum. Yine kazançlıyım
    yani...

    ON iKiNCi GÜN

    Bugün gazetede Amerika'da yapılan bir araştırmayla ilgili haber okudum.
    Habere göre günde 10 taneye kadar sigaranın çok fazla zararı yokmuş.
    Üstelik sigaranın markasını değiştirmekten falan da bahsedilmiyordu. Madem
    öyle günde 10 tane Camel içebilirim.

    ON ÜÇÜNCÜ GÜN

    Sevgilimi ve Teoman'ı arayıp özür diledim. Sevgilim, bir süre daha görüşmek
    istemediğini söyledi. Ağzımdan köpükler çıkarken koşturduğum sahneyi
    unutamıyormuş. Haklı kız, bir şey söyleyemedim. Teoman aramızda geçen
    hadiseyi sigaraya yordu, ona göre yavaş yavaş sigara içmeye başlayınca
    beynim tekrar faaliyete geçmiş. Neyse barıştık ve yarın akşam buluşmaya
    karar verdik.

    ON DÖRDÜNCÜ GÜN

    Teoman'la ocakbaşına gittik. içtiğim sigaraları saymadım. Teoman'ın da
    dediği gibi, sigaranın zararlarını bilerek içiyorum, kime ne? Sana da
    soruyorum günlük, sana ne?

    ON BEŞiNCi GÜN

    Püfür püfür içiyorum sigaraları. Bir de, "sigaraya tekrar başlayınca ne
    olur" tablosu yapmaya başladım. Sevgilim de bir daha sigarayı
    bırakmayacağım sözünü verince geri döndü.

    Elveda günlük, bir daha işim olmaz seninle.
    15 ...
  8. 5.
  9. Yeme bozukluğu da bunlardan biridir. Yani aşırı yeme... sigara içme isteğini yemekle bastırmaya çalışan bünye için sigarayı bırakma süreci extra birkaç kiloyla sonuçlanır genelde. tabi başarılı olabilirse ne mutlu verir o kiloları sonra...
    2 ...
  10. 6.
  11. 7.
  12. erkek bünye üzerinde pms dönemi etkisi yapar. nasıl o dönemlerde kızlardan uzak durulması gerekiyorsa aynı şey erkekler içinde geçerlidir.
    0 ...
  13. 8.
  14. olabilecek en büyük davranış bozukluğu tekrar başlamaktır.
    1 ...
  15. 9.
  16. surekli olarak agiza bir seyler alma istegi.
    2 ...
  17. 10.
  18. 1 ay içinde 2 kez sinir patlaması yaşamak. savaş devam ediyor.
    0 ...
  19. 11.
  20. 12.
  21. - iştahı açılması
    - tad kavramının tekrar geri gelmesi
    - kokuların ayrımına varabilmek
    - nefesin kokmaması
    - ağızdan daha az balgam gelmesi
    - sigaraya verilne paranın cepte kalması
    - kapı önlerinde aceleyle sigaraı somurmanın bırakılması
    - akciğerin kendini temizleme sürecine girmesi
    - nikotine olan bağımlılığın azalması
    - evdeki eşyaları karartmamak
    - üstün başın tütün kokmaması
    - akciğer kanseri, koah, kronik solunum yetmezliği hastalıklarına yakalanmamak

    işte bunlar belli başlı davranış bozukluklarıdır. ha bu davranış bozukluklarına katlanmamanın güzide sonuçları için ise (bkz: baba/#5194888)
    0 ...
  22. 13.
  23. özellikle, sigara içen ya da içmeyen herkesi düşman gözüyle görmek.
    0 ...
  24. 14.
  25. yerinde duramamak, kabına sığamamak, böyle sürekli bir ayağa kalkmalar, evi, işyerini terk etme, daha da geri dönmeme, karanlık sokaklarda yitip gitme eğilimi, adam dövme, olmadı kendini ateşe verme ihtiyacı vs...
    2 ...
  26. 15.
  27. aşırı miktarda sakız çiğnemek yemekten önce yemekten sonra. daha ne kadar dayanabilirim sözlük yedinci günü devirdik.
    0 ...
  28. 16.
  29. (bkz: Asabiyet)

    Bununla birlikte araç kullanımında defansif sürüşten, ofansif sürüşe meyil gösterme durumu.
    1 ...
  30. 17.
  31. ne dedin sen!

    ben aynen böyleyim.
    1 ...
  32. 18.
  33. en iyisi bırakmamak. bence bol bol sigara içip bir an önce ölmeliyiz.
    1 ...
  34. 19.
  35. tırnak kemirmek, tırnak eti yemek, asabiyet, otururken tek bacağını aşağı yukarı hızlıca hareket ettirmek, ağzı boş durmasın diye sürekli bir şeyler atıştırmak istemek. yani ben öyle duydum. ben bırakacağım zaman tak diye bırakıyorum bunların hiçbiri de olmuyor vallahi.
    0 ...
  36. 20.
  37. ota boka bağırmak. gidilen escortu şey yapaeak cezalandırmak.
    0 ...
  38. 21.
  39. Yaklaşık 30 gün içmeyip başladım, 1-2 hafta içtim, son 10 gün yine bıraktım.

    Parlament ve Winston blue bozduktan sonra içmenin anlamı yok.

    Davranış değişikliği de yok, boğazım ağrımıyor yetmez mi, nefesim ferah. Sabahları burnum tıkanmadan uyanıyorum.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük