uzun zamandır kendimi hazırladığım, bugün yarın deneyeceğim olay. çok zor hatta imkansıza yakın bu kesin ama isteyenin bıraktığı da kesin yani gereken iradeyi gösterenin. en büyük yalan ise "sigara bırakılmaz sigara içmeye ara verilir" lafı. bizzat benim tanıdığım insanlar içinde bırakalı 30 seneden fazla olmuş 4 kişi var. yani tamamen irade gerektiren ve iradesizlerin bırakılamaz diye yırtındığı olay üstelik bırakan ve onlarca yıldır içmeyen tonlarca insan olmasına rağmen. şimdilik bende o iradesizlerden biri gibiyim.
kesinlikle leblebi , findik , fistik turu cerez yiyeyimde agzim bos kalmasinda icmeyeyim mantigiyla yapilmamasi gereken seydir . Bunlari yemek daha cok sigara icme istegi uyandiriyor zira yedikten sonra .
Ben de denedim ve oldu 3 ay önce. Zyban denilen hap sayesinde gerçekten zorlanmadan bıraktım. Canım istiyor mu şimdi sorsanız, inanın sadece yemeklerden sonra 5 dk dürtüyor, başka da yok. Ha bıraktıktan sonra gerçekten rahatladım. Sabahları rahat uyanmanın tadını özlemişim. Her akşam eve girerken yedek paket alsam mı, bu paket bana yeter mi stresi çekmekten de kurtuldum.
her yemek sonrasında bir kez daha bıraktığınız aklınıza gelir. içmeye başlamadan önce ya da hiç içmemiş insanlar yemekten sonra ne yaparlar diye kara kara düşünürsünüz.
insan elini kolunu nereye koyacağını bilemez, günde 1 paket sakız biter ve çene kaslarınız hiç olmadığı kadar güçlendiği için çevrenizdekilere daha fazla püskürme olasılığınız artar.
turk kahvesi, çay gibi önceden ayıla bayıla bardak bardak içtiğiniz sıcak içecekleri sigarayı hatırlattığı için görmek bile istemezsiniz.
gelelim züğürt tesellilerine:
- aa ne kadar rahat merdiven inip çıkıyorum. *
- sigarayı bıraktım bırakalı cildim parladı. *
- üzerim artık sigara kokmuyor *
evet bugün 7. gün bitti ve hala kararlıyım. züğürt tesellileriyle avunmaya devam.
bırakamıyorum, başıma ağrılar giriyor, agresifleşiyorum gibi 1001 türlü bahanenin arkasına saklanılarak yapılmak istenmeyen eylem. halbuki 2 haftadır içmeyen bir insan olarak söylüyorum*; dertsiz tasasız başarılır. aranacak yanı yoktur. şu zamana kadar içtim bok var gibi, giden milyarlara mı yanayım, vücuduma verdiğim zarara mı yanayım bilemiyorum.
dün arkadaşlarımla dışarıda dolaştıktan sonra eve geldiğimde üzerime sinen kokuyu farkettim, bilin ki çok pis kokuyormuşum eskiden. siz siz olun, yol yakınken dönün şu illetten. bu da size verebileceğim en büyük nasihattir.
edit: marlboro var ya candır, canandır. nasıl göt oldum belli değil.
bırakmak gerek. insanlar diyor ki "sigarasız uzun ama sıkıcı bir hayatım olacağına sigara ile kısa ve mutlu bir hayatım olsun" ama ne yazık ki kazın ayağı öyle değil. sigaranın insan hayatını kısaltması ve erken ölmek belki tercih edilebilir bir şey fakat kısalttığınız hayatınız güzelleşmiyor ki.
şöyle oluyor; yemeklerin tadını alamıyorsunuz, enerjinizin tamamını kullanamadığınız için yorgun ve bitkin hissediyorsunuz, genelde öksürüyorsunuz, üzeriniz sürekli is kokuyor, sosyal ortamlardan dışlanıyorsunuz, işe girerken bile yalan söylemek zorunda kalıyorsunuz, annenize ve babanıza söylediğiniz yalanlar vicdan azabına sebep oluyor, senede milyarlarca lirayı amerikan ve japon firmalarına hediye ediyorsunuz, çevrenizdeki arkadaşlarınızın da sigaraya başlamasına sebep oluyorsunuz, bırakmayı deneyip de bırakamadığınızı görüp üzülüyorsunuz, moraliniz bozuluyor, ilerki yaşlarda akciğer kanseri oluyorsunuz...
hepsini bırakın bir çöp parmak kadar sarma tütünün esiri olup özgürlüğünüzden vazgeçiyorsunuz.
bu arada cesedinize otopsi yapılırsa kesilen ciğerinizden simsiyah katran akıyor..
Nikotin sakızı sayesinde bağımlılık kısmının hallolması sayesinde daha bir mümkün görünen, denemeye değer eylem. Sinirlilik vs gibi yan etkiler de minimum. Ama yine de insanın eli sigaraya alışmışken bırakması kolay değil.