evet yanlış okumadınız. ertesi sabah mis gibi uyanıyorsunuz. ne ağızda leş gibi bir tad ne de baş ağrısı. tabi bu durum hoşunuza gidiyor ve kaçınılmaz olarak sizi içki içmeye teşvik ediyor.
bir mayıstan sonra yapacağım ve her türlü karda olacağım eylem şöyle ki; ben ayyaş değilim bi yetmişlik votkayı bir haftaya yayarak yavaş yavaş her akşam bir iki shot yaparak içen birisiyim eee ne yapacağım alacağım bitane "bazooka" 100lük votka dandik ve ucuz bilen bilir. böyle böyle devam edeceğim sağlığım da bana kalacak param da (kendini kandırmanın böylesi).
akciğerin gönlünü alayım derken, karaciğere yapılmış gayri ihtiyari saygısızlıktır. beyin bu gidişe bir dur demeli, derhal sigaraya geri dönülmelidir. zira sigarasız alkolün, bulutsuz bir yağmurlu havadan ne farkı vardır ki, kitlelerce düşünülmesi gereken bir sorudur.
yağmurdan kaçarken doluya tutulmak, teselliyi içki kadehlerinde aramak, içmeye başlama saatini gittikçe erkene çekmek, kahrından belki de alkolik olmak.