içlerinde bulunduğum erkek modeli. rüzgarda sıkıntı yaratır. james dean'in bir fotoğrafında görmüştüm. sonra benimsedim. tamam belki rockabilly saç yapamadım henüz ama az çok benziyorum kendilerine. neyse (bkz: özenmiş yavrucak)
Sırf şu kükürt tadı yüzünden sigarayı bırakasım gelmiyor.
cast ajanslarinin takip ettigi erkeklerdir..
kasirga derecesinde ruzgarli havada sigarasini kerbitle yakabilen kisi icin hemen bir film projesi baslatilir..
sigarayı kibritle yakmak her zaman karizmadır.
özellikle rüzgarlı havalarda yaktıktan hemen sonra rüzgardan sönmesin diye avuç içine alarak yakmak
ve kibritin kokusu burnunuzdan içeri girmesi karizmanın kralıdır. tabi kibritle yakan insanlar daha iyi bilir.
sigarayı kibritle yakarken oluşan karizmadır. o elin kibrite gidişinden tutun, elinizi havaya kaldırıp da çöpün yanması için şırak diye kibritin barutuna vurana kadar, yanıp da sigaraya götürüp yakana dek hepsi karizmalıktır. çakmak kırk yıl uğraşsa bu karizmayı yakalayamaz.
o kibritin çıkardığı kokuyu anlık olarak içine çekmek ister insan. hani böyle sevgiliniz bana beni sevdiğini söylemiyorsun der, siz de o an yine söyleyemezsiniz ama samimiyet içinizdedir ya hani işte öyle bir şey bu da.