bir kuşak türk gençliğinin 4 derece astigmat olmasını sağlayan, ayrıca 10-12 yıl sonra dünyanın en önemli kriptograflarını yetiştirmemizi sağlayacak eylem.
cine 5 in türk erotizm hayatında hükümranlı sürdüğü zamanlarda sivilceli her lise öğrencisinin tatmak zorunda kaldığı acı, keder.
yokluğun tüm hengamesi ile kendini hissettirdiği acı günlerdi, millet olarak bir bacağa ne bileyim bir memeye hasret kalmıştık. duyduk cine 5 diye bi şey çıkmış, geceleri i love mokoko tarzı filmler veriyormuş.
güm güm atıyordu kalbimiz, göt görecektik lan.
hep beraber arkadaşın eve toplandık, arkadaşın ebeveynleri uyuyana kadar okumadığımız kitap kalmadı. zaten o gecenin bize tek yararı sınavlardan iyi not almamızdır.
herneyse artık ebeveynlerde odalarına çekilmiş, düşük bütçeli bir erotik film çevirmeye başlamışlardı.
açtık cine 5 i, yeni başlıyordu playboy kuşağı. ve bir karı sahilde memeleri açık bir halde yürüyordu. ağzımızdan salyalar akıyordu, hatta arkadaşın teki mutfağa giderken bu salyaların üstüne bastı, kaydı, ağzı yüzü yamuluyordu az daha.
aradan beş dakika geçti geçmedi, çaaattt ekranı karıncalar kapladı. şifre girdi. dünyanın sonu idi bu an bizim için. ve şöyle diyaloglar gelişti aramızda;
- bu ne lan?
+ bu ne mına koyum?
- amuga goyyum ne oldu lan?
veli: vayy tarraklara geldik lan, şifre koydular.
- off hacı yiyişiyor mu lan bunlar, bak bak bak.
+ off karının göte bak lan.
veli : yok lan kadın sanki elbisesini düzeltiyor. arif anne babanın kaldığı odanın anahtar deliği nasıl büyük mü?