sibel siber

entry10 galeri9
    1.
  1. KKTC ilk kadın başbakanıdır. Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler (CTP-BG) Lefkoşa Milletvekilidir. kktc nin çiller'idir.

    http://www.ensonhaber.com...-basbakan-2013-06-12.html
    0 ...
  2. 2.
  3. kktc'nin geçici hükümetinin başbakanıdır. 28 temmuz'da seçim olacaktır.
    1 ...
  4. 3.
  5. Devlet adamindan cok ev hanimini animsatan esas meslegi olan doktorlugu birakip siyasete soyunan bayan. Saygideger bir kisiligi olmasina ragmen lider karizmasi olmayan ve muhtemelen doktor olarak kalsa daha faydali olacak siyasetci.
    0 ...
  6. 4.
  7. lefkoşa dr fazıl küçük müzesi açılışında karşılaştığımız ve sohbetin ortasında boş bulunup kendisine ''çok tatlısınız'' deyince şaşkın bakışlar arasında gülümseyerek teşekkür eden insan.

    aynı gün tc büyükelçisinin yanına gittiğimizde ise ''ben memurum, artist değilim'' diyerek koskoca atatürkçü düşünce kulübü yönetim kurulunu yanından kovmuştur.
    0 ...
  8. 5.
  9. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1563173/+
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1563174/+
    Türkiye'deki bir sınavda "kktc'nin ilk kadın başbakanı kimdir?" Şeklinde sorulan meclis başkanıdır. Bunu kendisiyle de paylaştım ve beğenmiş tweet'imi. Bir seçim zamanında, 74 yılından sonra vatandaş olanlar çıkarılacak diye bir söylenti ortaya çıkmıştı. Ben de 93 doğumlu olduğum için ve doğal olarak 74 yılından sonra vatandaş olduğum için "ben de vatandaşlıktan çıkarılacak mıyım" diye merak etmiştim ve kendisine sormuştum. Bana "öyle bir şey söz konusu değil; siz her zaman bizim vatandaşımızsınız." Demişti ve tam birlik beraberlik dolu bir mesaj vemişti. Tabi sonra bizim 74 sonrası yerleşenlerden olmadığımızı; 74 sonrası vatandaşlık alanlardan olmadığımızı öğrendim. O açıklayıcı ve bütünleştirici cevabı verdiği zamandan itibaren çok beğeniyorum sibel siber'i. Ayrıca konuk olduğu bir programda anlattıklarından dolayı yakınlık duyuyorum kendisine. tam siyasetin ihtiyacı olan sempatik kişilerden. Lakkotrypis de öyle (lakotrypis kktc siyasetinden değil; kıbrıs siyasetinden; ama olsun.) O da Sibel Siber gibi sempatik, Akıncı da, Özgürgün de. Despot değil hiçbiri. KKTC siyasetine baktığım zaman en çok hoşuma giden şu: Türkiye'de cumhurbaşkanı ve başbakan aynı siyasi görüşten olduğu için, a'dan z'ye tüm yöneticiler ak partili gibi görünüyor mesela. Turkiye'de ülkeyi yöneten bazı kişilere baktığımda, bıyık modellerinden, kareli ceketlerine kadar tektip gibi olduklarını görüyorum. KKTC'de ise Cumhurbaşkanı başka partiden, Başbakan başka partiden. O demokratik atmosferi yakalamışlar, bravo hepsine. Tek seslilik yok; takdir edilesi. Kktc'deki o demokratik atmosferin, Türkiye'ye de örnek olması dileğiyle...
    0 ...
  10. 6.
  11. kendisi hakkında yapılan karalamalara bir yazıyla cevap vermiştir. dünyanın her yerinde başarılı kadınlarla neden uğraşılıyor, anlamak güç... sibel siber ile öyle uğraşıldığını görünce; burada benimle uğraşan, sözlerimi çarpıtan, söylemediğim sözleri söylemişim gibi yansıtmaya çalışan tipler geldi aklıma...anlaşılan o ki, sözlük ya da siyaset; ortam fark etmeksizin erkekegemen zihniyet her yerde kızlarla uğraşıyor... bizimle uğraşan, söylemediğimiz sözleri söylemişiz gibi yansıtan herkesi kınıyorum! ayrıca bana böyle güzel bir cevap veren, böylesine özverili, insan sevgisiyle dolu, temiz bir siyasetçi olan sibel siber'i üzenleri 2 kat kınıyorum... bir keresinde bir söylenti çıkarılmıştı. ben de bunun bizleri etkileyip etkilemeyeceğini sayın sibel siber'e sormuştum. bu kadar güzel ve açıklayıcı bir cevap vermişti:

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1569857/+

    işte bu cevaptan sonra: "ne kadar iyi bir insan, ülkeyi böyleleri yönetsin hep" diye düşündüm. kıbrıs'taki siyasi partiler hakkında pek bilgim yok; ama temiz siyaset yapanların partisi ne olursa olsun, değeri bilinmeli. şimdi düşünüyorum mesela, seçim olsa kime oy veririm? sibel siber'e oy veririm bence. çünkü çok insancıl. hüseyin özgürgün'e de oy veririm bence. çünkü o da cesur siyaset yapıyor. bazen gazetede okuyorum, tam söylenmesi gerekenleri söylüyor.
    mustafa akıncı da iyi. çünkü artık rumlarla birleşilmeyeceğini anladı.
    sonra georgios lakkotrypis bakana da oy veririm. çünkü anastasiadis gibi ırkçı hareketleri yok. daha uzlaşmacı. anastasiadis türkleri sevmiyor; ama georgios daha sevecen. bir keresinde müzakere zamanı kıbrıs ile ilgili fikirlerimi söylemiştim ben anastasiadis'e.
    sonra georgios lakkotrypis beni facebook'tan eklemişti arkadaş olarak. önce korktum, çünkü rumlar insanları kesmiş, katletmiş eskiden. ama sonra baktım; georgios lakkotrypis ile bir tane türk ortak arkadaşım var, akademisyen. "o zaman bu bakan türkleri seviyor, zarar vermez" diye düşündüm ve onayladım. bu kadar zamandır arkadaşız, ama bir kere düşmanlık etmedi. hatta ona bir soru sordum ve: "hi seyda, are you turkish cyprot?" dedi bana. Bu kadar da tatlı ve iyi bir insan:
    (img:#1558761)

    Sonra onun bir tane arkadaşı ekledi beni, ben de "georgios lakkoptrypis iyi insan, onunla ortak arkadaş olan biri de iyidir." diye düşündüm ve onayladım. messenger'dan el falan salladı bana, bir kötü sözünü duymadım. ama manisa ve izmir'in işaretlendiği şöyle bir harita paylaşmış; buraları almak istiyor galiba:

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1569858/+

    üstelik sonradan öğrendim, rum bir askermiş bu haritayı paylaşan kişi. "rumlar türklere düşman" derler; bir düşmanlık yapacak mı diye bakıyorum; ama bana karşı bir düşmanlığını görmedim. düşman olsa neden beni arkadaş olarak eklesin, neden bana messenger'dan el sallasın? yani rum da olsa, aralarında iyi ve dost canlısı insanlar var. türk ve rum birleşmesi belki mümkün değil; birlikte yaşamaya kalksak yine adada katliam yaparlar belki; ama insan olarak çok da düşman olmaya gerek yok, savaş çıkmadığı sürece.

    edit: tüm bu iyi nietime rağmen, rumlar bir kez daha "türkler ile dost olmayacaklarını" gösterdi. "türkler, türkiye'den gitmeli; çünkü ort asya'dan geldi; türkiye ermeni ve rumların." diyor. böyle bir düşmanlık olamaz: https://www.uludagsozluk.com/e/38155081/
    1 ...
  12. 7.
  13. geçen gördüm ; girnedeki yazıhanesinin önüne çıkmış örgü örüyordu.

    naappan be bullim

    diyecektim ama acelem vardı.
    1 ...
  14. 8.
  15. Seçimlerde Adaylığını koymayacağını açıklamıştır. Temiz ve dürüst siyaseti ilke edinmiş böyle bir insanın adaylığını koymaması, bir kayıp Meclis için. Yaptığı açıklama ise ayakta alkışlanası: “Değerli Basın Mensupları, Sevgili Halkımız;

    4 Eylül 2013’ten itibaren Meclis Başkanı olarak sürdürdüğüm bu onurlu görev, önümüzdeki Genel Seçimlerle birlikte son buluyor. Öncelikle yakında gerçekleşecek olan genel seçimlerin tüm halkımıza hayırlı olmasını diliyorum.

    Bugüne kadar verdiğim tüm mesajlarda çalışkan, üretken, birikimi olan, temiz, dürüst, halkını ve ülkesini seven insanlarımızın siyasette yer almasının önemine vurgu yaptım. Bugün de aynı düşüncedeyim. Ülkesi için heyecan duyan, ekip ruhu ile çalışmayı önemseyen ve güzel işler başarmak için elini bu taşın altına sokma kararı alan tüm adaylarımıza başarılar diliyorum.

    Siyasete girdiğimde, “kadın ve siyaset” konusunda sorumluluğumun büyük olduğunun bilincinde oldum. Omuzlarımda hep bu ağırlığı hissettim. Ülkenin ilk kadın başbakanı sıfatını taşırken ve Meclis Başkanlığı görevimi sürdürüken kadının düşlerinde ve hedefinde devletin yönetim mekanizmaları olmasına katkı yapmayı görev bildim. Küçük bir kız çocuğunun özgüvenle“ Ben büyüyünce başbakan olacağım” demesini, gelecekte ülkemizde siyasette kadının rolü açısından umut olarak gördüm.

    Deneyimlerimden yola çıkarak, özeleştiri ile sözlerime başlayacak olursam, en önemli acı gerçeğimizin devlette henüz kurumsal yapıyı gerçekleştirememek olduğunu söyleyebilirim. Kurumsal yapıyı gerçekleştirmiş ülkelerde gelen giden siyasetçiye göre, keyfi bir şekilde kurumların idari yapısıyla oynanmaz, kurum siyasetçiye göre şekillenmez aksine kurumsal yapı siyasetçiye yön verir. Birçok temel sorunumuzun altında yatan da budur. Kurumsal hafızanın değerinin ve öneminin hiçe sayıldığı bir sistem yarattık maalesef. Bir kurumun hafızası, iyi saklanmış arşivi ve liyakata dayalı sistemidir.Hafızası olmayan bir kurumdan verim almayı bekleyemezsiniz.

    Tüm başarısızlıklarımız için bir suçlu arıyoruz. insanoğlunun savunma içgüdülerinden biridir bu. Tecrübelerime dayanarak şunu söyleyebilirim: Yasaları geciktiren , uygulamaya koymayan, yasa dışılığı önleyemeyen, denetim mekanizmalarını harekete geçiremeyen, kirli çevrede yaşamayı kanıksatan, sağlık ve eğitim sorunlarını çözemeyen düşmanlarımız veya gizli eller değildir; bizim ellerimizdir. inançla heyecanla ellerimizi taşın altına koymak yetmiyor, taşın altındaki bu eller eğer aynı amaçla birleşmezse taş yerinde duruyor ve taşın ağırlığı sadce o elleri değil , toplumu da eziyor. Kısacası sorunlar olduğu yerde kalıyor ve çözemediğimiz sorunlar siyasete güvensizlik, özgüven kaybına ve halkta mutsuzluğa yol açıyor.

    inanıyorum ki halk olarak siyasetçiden beklentimizin kişisel menfaat olmadığı, toplumsal sorunlarımıza çözüm üretmesi olduğu mesajı net olarak verilirse, bu halkın siyasetçi profili de ona göre şekillenecek. “Her toplum layık olduğu şekilde yönetilir” sözü çok eski ama değerini yitirmemiş bir sözdür. O nedenle seçimlerde halkımız iradesini doğru kullanırsa siyaset de doğru yolu bulacağına olan inanca katılıyorum. Temiz ve üretken siyaseti arzulayan bir halk, isterse bunu başarır. irade halktadır. Artık sistemin bir parçası olma zamanı değil, sistemin başarıya ulaşması önündeki engelleri tartışma ve toplumsal konsensusla çözüm bulma zamanıdır.

    Başbakanlık yaptığım dönemde hükümetimizin şeffaflık, hesap verilebilirlik, hak ve adalet ilkesiyle aldığı kararlar, yaşama, çevreye olumlu dokunuşlar, usülsüzlükleri sorgulamalar, Meclis Başkanlığı dönemimde ekip ruhuyla çalışarak,engellerden yılmayarak gerçekleştirdiğimiz projeler “istenirse yapılabilir” düşüncesine güzel bir örnek ve iş yapma heyecanıyla seçime gireceklere de moral olur diye düşünüyorum. Unutulmamaldır ki toplumun yaşamına güzel dokunuşların olumlu tepkisi bir siyasetçinin en büyük kazanımıdır ve böyle olmalıdır.

    2018 Ocak ayında gerçekleşecek Genel Seçimlere adaylığımı koymuyorum, ama Parlamento’daki görevimin sona ermesiyle parlamento dışında da halkımızın yaşamına olumlu katkı yapacak tüm çalışmalara destek olmaya ve toplum yararına olan projelerde edindiğim bilgi ve tecrübeler ışığında katkı koymaya devam edeceğim. inanıyorum ki parlamento dışında da topluma hizmet yönünden bizlere düşen görevler büyüktür. O nedenle daha iyiyi daha güzeli hedefleyerek ve herzamnki gibi tüm halkımızı kucaklayarak var gücümle çalışmaya devam edeceğim.

    Son olarak gerek Başbakanlık gerekse Meclis Başkanlığı görevlerimi sürdürüken büyük destek olan, güven duyan, yapıcı eleştirilerle çalışma motivasyonumu artıran tüm halkımıza, Cumhuriyet Meclis’indeki tüm çalışma arkadaşlarıma, değerli Meclis personeline; Projelerimize destek olan tüm kurumlarımıza, TC büyükelçiliğine, projeler için birlikte çalıştığımız bürokratlara, sivil toplum örgütlerine ve katkı koyan herkese, değerli basınımıza teşekkür ediyorum. Ayrıca; iki kez katıldığım Milletvekili Genel Seçimlerinde beni aday gösteren Cumhuriyetçi Türk Partisi’ne ve siyasetteki görevim süresince sevgisiyle, güveniyle destek veren, ülkesini ve halkını seven parti tabanının güzel insanlarına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.”

    Diyecek kelime bulamadım bu dürüst ve eleştirel açıklama karşısında. Bu kalitedeki bir siyasetçi her zaman gelmez.
    1 ...
  16. 9.
  17. Güvenilir ve dürüst bir siyasetçi. Siyasi partilere üyeliğim yok; ama iyi politikacıları, görüşü ne olursa olsun beğeniyorum; Sibel siber de beğendiğim siyasetçiler arasında. Ankara'da girdiğim bir sınavda "kktc'nin ilk kadın başbakanı kimdir?" Sorusu ile karşıma çıkmıştı ve sonra da hakkında daha çok bilgi sahibi oldum; ilkeli siyaset anlayışını çok beğendim. Umarım erken Genel seçimde de sibel siber gibi ilkeli ve dürüst siyasetçiler kazanır. Siyasi görüşü fark etmez, kktc'yi rum egemenliği altına sokmayacak olan her siyasetçi, iyidir.
    1 ...
  18. 10.
  19. kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyetinin ilk kadın başbakanı (Eylül 2013-ocak 2018) olan cumhuriyetçi Türk partisili siyasetçi.
    mesleği doktorluktur.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük