1996 çıkışlı fem albümündeki affettim parçasını geceden beri kaç kez dinledim hatırlamıyorum, o kadar dingin o kadar hoş ve o kadar harika bir sadelik var ki parçada sibel alaş'ın sesi de bunda büyük rol oynuyor. güzellik tesadüfi değil arayıp bulup ortaya çıkartmak gerek, müzikal anlamda böylesi kalitesiz bir çağda sibel alaş sığınılacak limanlardan biri. affettim parçası ise 90'ların saklı bir güzelliği adeta.
kendisiyle tanışma fırsatı bulduğum sanatçı kişisi.
her ne kadar 90’ların sonuna doğru doğmuş olsam da şarkılarını dinleme fırsatı buldum, bunun için de şanslı olduğumu düşünüyorum. ona da bunu söylemiştim ve tepkisi de “benim senin yaşında kızım var, çok tatlısın” gibi bir şey olmuştu. *
asıl sen çok tatlısın be kadın.
bana göre 90’ların en güzel şarkılarına sahiptir sibel alaş.
bkz: fem, adam, neyleyim, çok ayıp, bin yıldız, bende hüküm sür.
dinleyelim, dinlettirelim. unutulmasın hiç bu güzel şarkılar, bu güzel kadın.
90 ların pop akımında ortaya çıkmıştır. Kendine özgü ses rengine sahip bir sanatçı. Fakat türkiyede bazı sanatçılar milli değerlere, vatan için canını feda eden şehitlerimizi, sanki mevcut iktidarların suçuymuş gibi bakmaktadırlar hala daha. Ne yapsaydık? Eyvallah demiycek miş hanfendi. Bizde pkk ya bölücülere eyvallah demiyeceğiz. Bunu iyi öğrensin. Entellektüellik, ülkeyi teröristlere teslim edip bölücülere meydanı bırakmak değildir. Bizim için yok öyle bir dünya. O kendisi hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamasına devam etsin. Bizi zerre kadar enterese etmiyor.
doksanların yüz akı albümlerinden olan fem'in yaratıcısı olan şarkıcı, müzisyen. zamanında oldukça da güzel bir kadındı. firarım ben, fem, bin yıldız gibi üzerinden 20 küsür sene geçmesine rağmen hala dinlenilebilirliğini korumuş şarkılar yapmıştır.
"adam" şarkısını dinlemekten asla bıkmıyorum. böyle güzel sözler bir daha yazılamaz. yazılmasın da. 90 lara özel kalsın.
sözleri şöyle;
Sevipte söyleyemediğim şarkılar var
Bir dizesini asla hatırlayamadığım şiirler
Keşke,keşke o ben olsaydım dediğim hikaye kadınları
Düşlerim var...
Uyandığımda yalnızca başını hatırladığım,
Ve asla sonuna kadar görmeyi beceremediğim
Bir adam var düşümde,tam dokunacakken uyandırıldığım
Bir adam,sonumuzun ne olacağını hiç öğrenemediğim
Düşümde bir adam var,benim mi bilemediğim
Bir adam var diyorum,düşünüp düşümden ayrı kaldığım...
Durup da söyleyemediğin adımsa
Gizli kapaklı
Sevda türküleri tuttursam da ben
Telli duvaklı, yanıma
Korlar mı adam seni?
Koparıp acıtmazlar mı beni?
Nafile yanar elim dudağım
Seni bana yar ederler mi?
Yanıma korlar mı adam seni?
Koparıp acıtmazlar mı beni?
Nafile yanar elim dudağım
Seni bana yar ederler mi?
Durup da söyleyemediğin adımsa
Gizli kapaklı
Sevda türküleri tuttursam da ben
Telli duvaklı,yanıma
Korlar mı adam seni?
Koparıp acıtmazlar mı beni?
Nafile yanar elim dudağım
Seni bana yar ederler mi?
Yanıma korlar mı adam seni?
Koparıp acıtmazlar mı beni?
Nafile yanar elim dudağım
Seni bana yar ederler mi?
Yağmur bulutu unutursa
Dalında çiçeği kurutursa
Yar benden utanırsa
Düşündüm düşümden ayrı kaldım
şu an ki neslin ne kadar çaresiz olduğunu tekrar tekrar izleyip dinlediğimde fark ettim. 96 yılından sonra doğan bir çok insan için bizim şu dönemi yaşayamamak ne kadar acı verici olsa gerek.
şu an sibel hanımımız ne yapıyor ne ediyor bilmiyorum. lakin dönemin en iyi sanatçılarından biridir...