bir buçuktan iki almak gibidir, bardağın yarısı dolu demek gibidir, söndü derken yanar gibidir, gecenin ışığa en yakın anı olan alacakaranlıktan çıkmak gibidir. telefonun çevir sesidir hatta, her kaldırışımızda ahizeyi akort etmemizdir kendimizi istemsizce.
ne bir küllah dondurma, ne masmavi bir dere, ne derede bir gemi, ne de gemide bir tayfadır bu la. ne papatyalı bir yol, ne de ayşe'nin kedisidir. güneşten bir damladır bu la... **