bir ingiliz dizisinin havası da böyle bambaşka oluyor işte.
hem 1 yıl nasıl bekleyeceğiz biz ya? bu diziyi hayatıma sokan insanlara, izle izle diye baskı kuran herkese burdan sevgilerimi iletiyorum. ah keşke 1 yıl daha bekleyip izleseymişim diyorum bir de.
izlemeye bugün başladığım ve kafamda yarına kadar bitirmeyi tasarladigim dizi.
lakin yorumları okuyup da 3. sezona daha 1 yıl olduğunu öğrenince büyük hayal kırıklığına uğradım.
Tamam diğer dizilerden farklısınız kendinizce bi karizmanız var, az çekip öz çekme derdindesiniz de bu nedir arkadaş. 1 sene ara mı olur LAN. hayır yani sanki avatar çekiyorsunuz anasini satim. bu ne kapristir arkadaş. hani sezon başı 7-8 bölüm olsa ve yine 1 yıl ara olsa yine neyse diyeceğim Ama 3 bölüm nedir LAN.
olay budur dedirten dizi. ama arkadaş insaf be! senede,sezonda 3 bölüm yayınlamak da nedir? bari 6 bölüm yapın ona bile razıyım.
hiç mi arka sokaklar izlemediniz, akasya durağı izlemediniz? izleyin de görün bir sezon kaç bölüm olurmuş!
öyle bir dizidir ki milyon dolarlar harcanarak yapılmış filmi madara etmiştir. film çok izlendi ama dizi karşısında madara olmaktan kurtulamamıştır. ha bir de amerikalılar kopyasını çıkarıyormuş. onun bir işe yarayamayacağı kesin.
tek kelimeyle muhteşem dizi. sherlock karakterinde dr house tarzı bir kibire kendini begenmişliği ön plana çıkarsalardı daha süper olacaktı. o değilde 3 bölüm nedir arkadaş ?
allahım bir dizi bu kadar mı mükemmel olur.sherlockun düşüncelerinin paylaşımı,olay kurgusu,müziği ile tam anlamıyla mükemmel.imdbden aldığı 9.1 de bunu kanıtlar vaziyette.yalnız mini dizi olduğu için 3 bölüm ve aslında bu son sezon olacaktı ama reytinglerdeki çok büyük başarı ile uzatma kararı aldılar.yerinde de olmuş aslında.gözümüz biraz dizi görür.
hayatımda izlediğim en müthiş yapım. dizi demeye utanıyorum ben bu yapıma. tabi tek kötü yanı herkesin belirttiği gibi yılda 3 bölüm olarak yayınlanması. onu da yılda 3 film izliyorum diye kendinizi kandırarak aşabilirsiniz aslında. *
gelmiş geçmiş en güzel, en iyi dizi. evet. eskiden lost diyordum, dexter diyordum. ama hayır. ben böyle bir şey izlemedim. bırakın dizileri binlerce flmi bile cebinden çıkarır sherlock. son noktayı koymuştur.
Sherlock gibi bir hikaye, hikaye diyeceğim çünkü olay örgüsü eski ingiliz kısa öyküleri minvalinde hazırlanıp sunulmuş, insanı önce şaşırıtıp sorgulatıyor: "Var mıydı böyle şeyler? Abartmamışlar mı?" diyorsunuz. Fazlaca kibirli, hissettirircesine milliyetçi, asalet meraklısı bir anlatımı da varken insanın kuşkularını körüklüyor. Ama ben bu dizinin en çok bu yönünü takdir ediyorum. Neden mi?
Öncelikle herkes gibi benim de kişisel nedenlerim var. Sherlock Holmes, Hercul Poirot gibi karakterler çocukluğumun vazgeçilmez hikaye karakterleriydi. Şu yaşımda dek üstelik, hayalimde çizdiğim görüntüleri değişmedi. Sherlock tam da hayalini kurduğum gibi olmuş! Tam oturmuş! Elim fırça tutmayı beceriyor olsaydı ancak bu kadar benzetebilirdim kendimdeki Sherlocka Benedicth Cumberbatchı, Martin Freemana Dr Watson görünümündeki tavrı. Bu adamlar insanın hayaliyle oynuyorlar! Nasıl olsun da sevilmesinler?
Dizinin müzikleri, görseller, ne büyük bir zeka ürünü oluşuyla ilgili meselelere değinmeyeceğim. O konu zaten ortada. Ancak ingiliz milliyetçiliği mevzusundan bahsetmek istiyorum. Öncelikle, bu hikayenin filmini yapmaya çalışıp mahveden Amerikalılara ders vermenin bir ingiliz olsam tam da düşüneceğim şey olduğunu söylemeliyim. Sherlock Holmesün ne kurgu, ne oyunculuk, ne de karaktere saygı üslubuna yaklaşabilen o anlatımından sonra Sherlock herkese ilaç gibi geldi, kabul edelim. Üstelik bitmek tükenmek bilmeyen sezonlarıyla insana gına getiren Amerikan dizilerine bir de her sezonu yalnızca üçer bölümle sınırlayıp, doksan dakika gibi manidar bir süreyle de beceremediklerini düşündükleri filme gönderme yapmaları da epey akıllıca olmuş. Sizin yapamadığınızın üç katını, çok daha iyi, çok daha kısa sürede yaparız.
Son olarak söylemek isterim, Steven Moffat ve ekibi, Sherlock Holmes filmindeki hatalara öylesine kafayı takmış ki, dizi onunla ilgili mebzul miktarda alayı da barındıyor içinde. Dikkatle izleyen görüyor. Jude Law'un kulağında unutulan parçayı, Reichenbach Fall finalinde dr Watson'ın kulağında görebilirsiniz mesela. Tek kötü eleştirim sezon araları fazla uzun. Gelecek sezon, 2013'te imiş dostlar.
bir arkadaşımın ısrarlı *** tavsiyesi sonucu izlemeye başlayıp, göz açıp kapayıncaya dek bitirdiğim dizidir. geç keşfettiğime mi üzülsem, bir sezonda 3 bölüm olmasına ve su gibi içilmesine mi bilemedim. 90 dakikalık çekimde tek bir zaman doldurma sahnesine rastlanmadığı gibi, her bir bölüm başlı başına sinema filmi olabilecek kalitede. sherlock bir mini diziden ziyade sinema filmi serisi tadında.
cast konusuna gelelim benedict cumberbatch sherlock için düşünülen tek isimmiş. yani rol teklifi yalnızca ona yapılıp, senaryo ona okutulmuş. tek atışta 12den vurmak diye buna denir. dr watsona hayat veren martin freeman ise kitapta tasarlanan ikili arasındaki sinerjiyi yakalayan ilk isim olmuş ve kadroya dahil edilmiş. elbette diğer oyuncu seçimleri de başta jim moriarty karakteri olmak üzere oldukça iyi.
spoiler vermemek için içeriğe girmiyorum. ama şu bir gerçek ki zeka kadar etkileyici bir özellik, insanı alt üst eden durum yok. brain is the new sexy a dostlar!
kaç gündür herkese sabahlara dek övesim övesim övesim var. oh içimi döktüm rahatladım. ey bu entry'ye şöyle bir göz atan arkadaşım lütfen bu diziyi izle sonra da gel bana teşekkür et. *