A shot in the dark..
A past lost in space..
And where do I start..
The past and the chase..
You want to be gone..
Like a wolf, a predator..
I feel like a deer in the light..
Your love be in that frozen time..
Hungry for that flesh of mine..
But I can't compete with the she wolf, who has brought me to my knees..
What do you see in those yellow eyes..
Cause i'm falling to pieces..
I'm falling to pieces..
I'm falling to pieces..
I'm falling to pieces..
Falling to pieces..
she wolf roma mitolojisinde bütün kötülüklerin anasıdır, biz bu topraklarda içkiye aynı şeyi söylesek de mustaine bu karaktere şarkıyla gönderme yapmıştır. sever böyle göndermeleri. bir diğeri için (bkz: the scorpion)
bu şarkının benim külliyatımda yeri vefat eden bir arkadaşımın arabasında ilk kez dinlememdir, bir kere dinleyip iki saat boyunca başa alıp dinlememiz de cabasıdır ayrıca. şarkının gazıyla çeşitli atraksiyonlar da yapılabiliyor, buna oldukça müsait.
bir de bunun sözleri açısından türk versiyonu var efendim, ne zaman duysam aklıma she wolf adlı eseri getiriyor. bunu da ilk kez vandal mimar ile takside giderken duyduk, vandal ihihi çok komik lan bu diye gülerken, en asil duygunun insanı türk şoförü dönüp bülent gökçe söylüyor bu şarkıyı diye aydınlattı bizi.
bir zamanlar resmini bile vermedin
bak şimdi geziyorsun döne döne
sevdiğim aşkına olmuşum köle
sen benim bu halimden anlamadın ki
sokak kadını vicdansız sürtük
biz seninle ne günler gördük
gün gelir kapanırsın ayaklarıma
dön diyeceğim sana sokaklarına
bu topraklar aslında nice dave mustaine'lere gebe, farkında değiliz.