yaklaşan belediye seçimleri için ayan-beyan ortada olan tablodur.
düşünüyorum da! eskiden seçim öncesi bir esinti olurdu. hani, yalandan da olsa bir rüzgar seçim akşamına kadar eser, sağdan-soldan gelen ve ümit vaad eden küçücük haberler bile coşkulara neden olur, bu durum, zaman zaman da tüylerimizin diken diken olmasına ve kolayca dolduruşa gelmemize sebebiyet verirdi.
kaybetmesine yine kaybederdik ama mücadeleci bir ruh vardı.
yok! anacım yok! o bile kalmadı şimdilerde. bırakın sempatizanları, parti üyeleri bile "yine seçimler yaklaşıyor, ne yapacağız amına koyuyum!" der gibi bir hava içindeler. artık nasıl anlatsam; yenile yenile böyle bir imanı gevremişlik, bir bezmişlik, bir yılmışlık hali.
- ne ankara,
- ne istanbul,
- ne bursa,
- ne adana,
- ne konya...
kale kale diye öğündüğümüz; hoca nasrettin türbesi misali üç yanı açık bir yanında asma kilitli bir izmir, bir de ankara'nın çankaya'sı kaldı.
- chp'deki bu ruhsuzluk, bu ölü toprağı serpilmişlik hali hakimken onlar da adam-akıllı sallantıda, söylemedi demeyin.