uyglanan seçim barajı sisteminin seçim olgusunun yönetimde istikrar ilkesine aykırı olduğunun ifadesidir.
hatta bana göre seçim barajından ziyade seçimler iki turlu yapılmalı. ilk turda en yüksek oyu aan iki parti, sonraki turda yarışmalı. mhp ye yazık olur ama ülkede istikrarın sağlanması için geçerli olan tek seçim sistemi bu.
zira türkiye'de 1983 yılına kadar seçim sistemimizin baraj diye kavramı yoktu. ülke istikrarsız mıydı? veya ülke istikrarı baraj ile mi sağlanır ekonomi politikaları ile mi?
Mehmet Ali Aybar'ın başkanlık ettiği Türkiye işçi Partisi 276101 kişinin oyuyla yüzde2,96 alarak 14 milletvekilini meclise sokmuştu ve süleyman demirel'in Adalet Partisi 4.921.235 kişiden oy alan yüzde 52,87'lik 240 adet milletvekiline kök söktürerek ülke siyasetine yön veriyordu her alanda.
tipik akepeli söylemidir.
demokrasi ve eşit temsil hakkına inanmayanlar, kendi iktidarları en uzun süre iktidarda kalıp ceplerini doldurabilsin diye bu uygulamayı devam ettirmektedirler.
g8 ülkeleri dahil gelişmiş ülkelerde baraj sistemi ya hiç uygulanmamaktadır veya maksimum %7 olacak şekilde uygulanabilmektedir.
--spoiler--
istikrar olması amacıyla başlatılan seçim barajı sistemi tarihte ilk kez 2002 yılında parlamentoda 2 parti olmasını sağlamış. (daha önce rekor 3, genelde 4-5 parti giriyordu) yani 2002 senesi seçim barajının zafer yılı sayılabilir, bu sebeple örneği de bu seneden vermek uygun olacaktır. 3 milyon oyla dyp, 2.6 milyon oyla mhp, 2.2 milyon oyla gp, 2 milyon oyla dhp, 1.6 milyon oyla anap partileri milyon sınırını geçmelerine rağmen 1 tane bile milletvekili çıkaramamışlar ve böylece türkiye siyaseti tamamen değişmiştir. 31.5 milyon oyun sadece 17 milyonu temsil edilebilmiş, 14.5 milyon oy boşa gitmiştir. akp %34 ile 550 koltuğun 363'ünü (toplam koltuğun %66'sı), chp'de %19 ile 178 koltuğun (toplam koltuğun %34'ü) sahibi olmuştur. ülkenin %46'sı ise temsil edilmemiştir.
--spoiler--