Seyit onbasinin bu ağırlığı kaldirdigina inanmamanin inancsizlik oldugunu dusunen mallari gösteren basliktir. He yavrum he, size göre referandumda hayır verenlerde hain dimi. Bi siktirin gidin su ülkeden. Bak gör o zaman nasıl gelisip kalkinacak medeniyete kavusacak bu ülke. Digeri de dunya şampiyonunu örnek vermis. Salak oğlum benim dunya şampiyonu amino asitlerle hazirlaniyor seyit onbasi cephede pirinç lapasi yiyor ve ikisi ayni performansi gösterecek öyle mi. Cok aptalsin be koçum.
Mermi yükleme vinci bozulduğunda Seyid Onbaşı mermiyi sırtıma verin ben onu namluya taşırım demiştir. Mermi Seyid in sırtına el birliği ile yüklenmiş oda merdivenden çıkarıp namluya sürmüştür. Yani olay tutup kaldırma değil yüklenip taşımadır. Bu işi kısa sürede bitirdikleri için kendilerine çok yaklaşan zırhlı kaçırmadan mıhlamışlar.
Beni üzen şey Rahmetli Seyid Onbaşı nın onun hikayesinin doğrusunu bile öğrenmekten aciz dandikler için de bu zahmete girmesidir. Kahramandır o lan
internette 500 kg deadlift yapan dayıları görünce küçük bir olabilite verdiğim durum. Ama seyit onbaşının kalıbı o dayıların yarısı kadar değil o da ayrı bir konu.
insan vücudu tehlike tehdidi altında adrenalin salgılar. bu hormon sayesinde gözbebekleri büyür. nabız artar. ve en önemlisi büyük kas grupları güç gerektiren hareketleri yapabilmek için hızla glikoz yakmaya başlar.
adrenalinin sağladığı psikolojik ve fiziksel doping etkisine bağlı olarak insan normalde yapmaya gücü yetmeyeceği şeyleri yapabilir.
seyit onbaşı da lakabının koca seyit olmasından ve askere gitmeden önce de ağır beden işçiliği yaptığı bilindiğinden dolayı zaten yapılı bir insan olduğunu anlıyoruz.
özetle fiziksel yapısı elverişli bir insan tehlike durumunun getirdiği motivasyonla büyük fiziksel güç gerektiren işleri başarabilir. intikaldeyken taciz yiyince direksiyon hakimiyetini kaybedip yan dönen kobrayı düzeltip tekrar yoluna giden jandarmalar biliyorum ki o kobranın 5 ton geldiğini ve max 7-8 asker taşıdığını bilmekte fayda var.
halterden örnek verip mümkün değil diyorlar da, halter kuralları geçerli değil orada. adam mermiyi sırtlıyor. kollar kilitlenince bütün vücudunu merminin ağırlığına veriyor ki özel bir durum var orada. olaydan çok sonra boş mermi kaldırmaya çalışıyor ama yerinden bile kıpırdatamıyor. bu da böyle bir durum işte.
(bkz: dalyarak)
Oturduğu yerden götünü kaldırmayıp klavye başında atıp tutup insanların sinirlerini bozan bir dalyarak örneği başka bir şey değil.
Kolayı bırak soda iç soda hazımsızlığı alır.
anladık inanıyorsunuz ve inanmayanlara küfürler ediyorsunuz..
ama konuya bir de bu taraftan baksanız olmaz mı ?
netten araştırma yapıyoruz konu hakkında ve karşımıza şu özet sonuçlar çıkıyor..
adamın kaldırdığı top mermisinin ağırlığı belli değil,
adamın mermiyi kaç kez kaldırdığı belli değil,
adamın o mermilerle hangi gemiyi vurduğu belli değil,
adamın bu işi yaptığını kimin gördüğü belli değil,
adamın yaptığı söylenilen bu iş resmi askeri kayıtlarda yok,
resmi belgelerde olmayan bir olay sadece efsanedir ve efsaneler gerçek değildir..
her efsaneye inanacaksak o halde herkül e de inanalım o da efsane çünkü..
bu adamın savaşta verdiği emeğe elbette saygımız var ama abartmak gereksizdir..
Okuduğum bir kaynakta şu ana kadar kendi vücut ağırlığının 3 katını kaldırabilen resmî kayıtlardaki yegane kişiler Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu dur . Bu adamlar da olimpiyat rekortmenleridirler .
Seyit onbaşının başka bir kaynakta 110-120 kilogram olduğu ve uzun boylu bir yörük türkü olduğu yazmaktadır . Kendisi kaçak odun kömürü işi ile ilgilenir . Böyle geçimini sağlar , köy de yaşardı.
Basit bir matematikle verilen bilgilerin doğruluğunu varsayarsak Seyit onbaşının 330-360 kilogramı kaldırabileceği söylenebilir .
Ancak cahilliğimi bağışlayın ve top mermisinin 250 kg olup olmadığını bilmiyorum ve kesin bir yorum yapmanın sağlıksız olduğunu düşünüyorum .
Varsayımlardan yola çıkarak hareket etmek ne kadar doğru tartışılır yalnız eski devir insanların daha güçlü ve sağlıklı oldukları ise kesindir .
Ben kaldırdığını değil , kaldırabileceğini söylüyorum , teşekkürler .
mermiyi kaldırdığına göre, uygun şartlar sağlanırsa; topu da kaldırabilir.
resmi belge yokmuş.
hey gidi koca seyit!
koca mermiyi kaldırıyorsun da, conkbayırı noterine başvurmayı mı unuttun.
hay seni gidi.
üzücü olan ne biliyor musun.
sizin seviyenizin milyonda biri olmamız mümkün değil ya; diyelim ki, ama diyelim ki sen oldum.
bu ata, ecdad, vatan, millet, bağımsızlık, ahlak, had, hudut bilmeyen, dünyadan haberi olmadığı halde her şeyi bildiklerini sanan ergenler için mi destanlar yarattık der, üzülürdüm.
ama sen, onun ötesinde yanıtınla, bize gene ışığı gösterirdin.
Zaten her zaman olmadığı için inanılıyor. Yani sokaktan geçen herkes yapamadığı için bu olay tarihte yer almış. Şayet 250 kilo mermiyi -kaldı ki mermi 275- seyid onbaşımız değil de captain jony kaldırsa hemen saksoya yatardın. Yok helal olsun, yok vay be adama bak, gavur neler yapmış be abi falan. Ama artık sizin gibi babası anonimlere de kızmıyorum. Benim de dedemin en güvendiği zırhlıya 275 kilo mermiyi oturtsalar, ben de nesilden nesile 102 sene ağlardım.
Deli gücüne inanip iman gücünden anlamayanlar inanmazlar. Kahramanlık kahramanlıktir. Iki teknolojik aleti eline alınca nette sörf yapıyorsun diye kendini adam zannedip bu insanlara saygısızlık yapamazsin. Mahallesini koruyamayan adamlar gelmiş lak lak yapıyor yazık.
allahın yardımına inanmaktan kaynaklanır. 250 kg luk top kaldırıp kaldırmaması çok mühim değil. Yarı aç yarı tok, var gücüyle vatan için mücadele eden dedelerimizle her zaman Gurur duyacağız.
Rabbim tüm Çanakkale sehidlerimize gani gani rahmet etsin.
Belki 250 kg degildir belki 200 bile degildir ve fakat seyit onbasi o gun orada o saatte bir insanin kaldiramayacagi agirlikta topu kaldirmistir. Olaganustu bir is gerceklestirmistir. Allah rahmet eylesin mekani cennet olsun. Bu basligi yazan arkadas hayatinda ne basardin da seyit onbasiyi sorguluyorsun, ona saygi duyan bir milleti sorguluyorsun?
Her milletin bu tarz öyküleri mitleri vardır...bunlar ulusları birleştiren unsurlardır .Yanlışlık burda değildir .
Yanlış olan modern zamanlara uyum sağlamaya çalışmak bilimi geliştirmeye çalışmak yerine geçmişe sığınmaktır.
hiçbir şey üretmeden bilim yapmadan sürekli hamaset yapmaktır.Modern zamanların getirdiği sorulara cevap verebiliyor musun
Tarihin 2017 yılında sorduğu soru Fizikte,kimyada,bilgisayarda ,yazılımda ,donanımda elektronikte nasılsın,rekabet gücün ne, uzay araştırmaların nasıl vb dir
250 kg mıydı değil miydi sorusu değildir.bu soru bu zamanın sorusu değildir.
bunlara cevap veremeyip herşeyi hamaset, din, atalarımızın kahramanlıkları ile çözmeye çalışırsak yanlış burdadır.
Yoksa bu tarz öykülerin bir zararı yoktur.Başka Milletler olmayan tarihleri ile övünüyor....Kendilerine zoraki tarih yaratmaya çalışıyor...