- hoşgeldiniz hanfendi neye bakmıştınız?
+ hoşbulduk ben vibratör tarzı bişey bakıyordum.
- şu reyondan seçin.
+ hımm... ben şu kırmızı olanı alıyım.
- ama o yangın tüpü onu veremeyiz. ondan sonrakilere bakın lütfen.
böyle bir mağazayı yozgatta açmayı denemiş ancak belediyeden izin alamamış bir tanıdığımız sonra bu malzemeleri el altında satmaya başlamış yozgatta. en çok satan ürün dildoymuş. abi diyor ki;
-bunu alan erkekler "arkadaşa şaka yapacam" "birine hediye göndericem" "bir arkadaşa alıyorum" gibi bahanelerle alıyor. kimse de "ben bunu götüme sokucam" demiyor.
edit: biz bu abinin mallarını depoya taşırken böyle bir muhabbet yaşadık. müşteri değildik, harçlık peşindeydik.
daha çok apartmanların üst katlarında koğuşlandığı için fazla müşterisi olmayan,,az buz müşterilerinide tatmin ve mutlu etmek için elinden geleni yapan saygın işletmelerdir,,
iki arkadasın lise çağlarında göt kadar bir reklam kagıdından gordukleri ask iksiri adlı sıvıdan almaya karar vermeleri sonucu gittikleri dukkanın girdigi kategori...
giriş:
a: abi bu ask iksiri napiyo şimdi?
c: bak koçum kızın içecegi içkinin içine 3 damla damlatıyosun bundan, sonra kız sana yavsamaya baslıyo 30 dk sonra! ama suya koymayın belli olur, ziki tutarsınız benden söylemesi!
b: hımmm tamam olum hadi alalım da gidelim...
a: ulan hiç içime sinmiyo ama? !
sonuç:
a: alo lan b naaptin olum denedin mi senin hatunda!
b: denedim denedim!
a: noldu lan peki yavşadı mı kız?
b: lan bi sikim oldugu yok, bildigin su a.q herif yutmus bizi...
a: demee...
diye de biten dialogların kaynagı mekandır...
ciddi ciddi alışverişe giden kadınlar var mıdır lan türkiye de diye merak ettiğim mağazalardır. ben tahayyül edemedim valla müşteri ve satıcı arasındaki diyologları.
-abla bunlar zenci tarrağı, 20 inc.
hımm ben bi düşüneyim.
-ÖZEL AMERiKAN REALiSTiK DOKUSUyla TAMAMEN REALiSTiK VE SÜRTÜNMEDE ISIYA DUYARLI
TESTiSLi GERÇEKCi YAPIya sahip abla kaçırma derim.
öncelikle, yoğun bi bitkisel ilaç kokusu insanın sıfatına çarpıyor. yok büyütücüdür, yok şişiricidir, indirmeyicidir, şudur budur... yığınla ilaç var içerde. adeta bir eczane amk. bi işe yarasalar neyse de, fasa fiso bi de hepsi. nıç nıç nıç.
neyse... beklediğimden nezih bi ortam çıktı benim gittiğim. misal, iki kız gittik biz. içerde bi müşteri vardı o an. tükkan sahibi bizi bekleme odasına aldı. karşılaşmayalım da deşifre olmayalım deyü. bunu takdir ettim mesela.
ondan sonracığıma, müşteri gitti ve içeri daldık. aman yalebbisi! bir de ne göreyim! karşımda kol gibi yarak. abartmıyorum lan. pipi filan demek isterdim de, olmaz yani. pipi denemez ona. çünkü hakkaten kolum gibi. kim kullanıyor onu ve nasıl kullanıyor bilemedim. bilmek de istemedim.
şaka malzemelerinin olduğu reyona fırlattım kendimi derhal o görüntü sonrasında tabi. alacağımı aldım, sonra paramı verdim çıktım dışarı. bi de tükkan sahibi amca "her erkeğin içinde biraz vardır" diyerekten bize ilginç öneriler de sundu. dedim "yok emce. şakacıklı şeyler yeter. ne ettin ya sen?"
işte böyle yani... ama o neydi ya? kol gibi ya! yemin ediyorum oğlum. kasıktan dize tabirini resmen görmüş oldum yapay da olsa. işte o andan beri de kafam 1 milyon zaten. gözümü kapatsam anında hayalime düşüyo. kabus gibi. insomniac oldum.
