"sonunda zafer bizim olacak sabret" diye devam eder.. inci tanem..mesafelerin uzaklıklarla eş değer olmadığını anlatarak..
uzak mesafe ilişkisi diyorlar adına. sanki sınıflandırılabilirmiş gibi sevmeler. ben de yaşadım, ordan biliyorum, özlemenin mesafesi olmaz derler.
akşam güneşinin güzele vurduğu vakitte, saat 6'yı işten eve dönmek geçerken, önünden yalnız başıma geçtiğim restoranların içinde iki lafın belini kıran çiftler görürüm. aslında kalbimi kırarlar bilmeden..
birlikte yemek yerler, yemek bahane.
içim burulur. özlerim. ben gencim..ben de sevgilimin ellerini ellerimde isterim.
o zaman hatırlarım bu şarkıyı, yüreğime bir buruk teselli veririm.
sonunda zafer bizim olacak sabret!
mesafeler değil de mesafelerin türüdür engel... hele kalbi ise bu mesafe, engel ne kelime...settir ser verir yol vermez iki gönül arasında... hey deli gönül, işin garibi bu kalbi yoran kalbi mesafeleri koyan da kalp değil mi?
yanlış önermedir. bal gibide engeldir. eğer birlikteyken yollar sonradan farklı uzaklıklara ayrılmışsa o zaman pek engel olmayabilir ama, günümüz msn aşklarından doğan 'sevmeye engel değil mesafeler 'diye birşey yok.
şu an maalesef yaşadığım şey.onu görememek ihtiyacın olduğunda sarılamamak çok zor ama gerçekten sevince insan çekiyor mecbur olarak.büyük özlemden sonraki kavuşma harika bir duygu...onsuz olmaktansa sevdiğinin varlığını bilmek ve kalplerin bir olması bile yetiyor insana.