sevmek nedir? kabullenmek? teslimiyet? esaret? cesaret? risk? düşmanlık? sonsuz bir dostluk? nedir sevmek? karşıdaki insana değer vermek, onunla bir hayatı paylaşacak kadar yakın olmak, onunla eş olmak, "tamam olmak", bir bütün olmak.. kimi zaman eksik olmak, onsuzken, ağlamak belki.
evet, ağlamak aslında sevmek.. geceler boyu yastığını ıslatmak.. onu gördüğünde içinde fırtınaların kopması, gözüne yaşlar dolacakken onları içine atmak, kendine bile yalan söyleyerek, sadece onun karşısında güçlü gözükmek için.. neden ki? ağlamak güçsüzlük müdür? asla! ağlamaktır insanı güçlendiren her seferinde. ağlamaktır düşünceleri yenileyen, kendini sorgulamanı, eleştirmeni sağlayan şey.. kendini tanımanı sağlar, zayıflığını bilmeni sağlar..
karşındaki insanın da ağladığını farkediyorsan eğer, gerçekten bir şeylerin farkındasındır, insanları tanıyorsundur.. o da seninle aynı derdi çekiyordur belki, o da her gece ağlıyordur senin gibi, ama başka birisi için, senin için değil.. bunu bildiğin için hep dağınıktır kafan, yaptığın şey hata mıdır? yaptığın şey intihar mıdır? çok basittir cevap aslında: sen sadece seviyorsundur.. seveceksin de, sürekli birileri olacak karşında, sürekli birileri gelip geçecek hayatından. bazen hatırlanacak geçmiş, hüzünleneceksin belki..ama, olmaz.. seviyorsun sen, bu yolu seçtin, bu patikayı çıkacaksın, bilerek paraşütsüz olarak atlayacaksın dağın tepesinden, seni kurtarması için onun da senin arkandan atlamasını umarak, eğer umduğun gerçekleşmezse, öleceksin.. bunu bilerek yapacaksın hatalarını, geri dönüşünün olmadığını bilerek, artık asla eskisi gibi olmayacağını bilerek yaparsın bunları..ama kimse bilmez bunları niye yaptığını, deli derler sana, deli..sadece aklını kaybetmiş bir delisindir sen, kimse bilmez aşk nedir..
kimi insanlara mutlu kimi insanlara ise hep acı yüzünü gösteren bir madalyondur sevmek.eğer hep madalyonun acı tarafını göstermişse hayat size yorulur kalbiniz günün birinde ve vazgeçersiniz sevmekten nihayetinde. ama eğer mutlu tarafını görüyorsanız madalyonun, sayısı az olan şanslı insanlardansınız demektir.doya doya keyfini çıkarmak gerekmektedir.olur ya hayat bir gün madalyonu ters çevirebilir.
Bir düş gördüm, sonu olmayan
Gözlerimdeki bulut
Eridi birden
Odamdaki yıldızlar birer birer sönerken
Sakladığım güneş, çıkıverdi cebimden
Nedir seni sevdiren anlayamadım
Kafam karışık uyuyamadım
Yatağımda boşluksun ama
Yastığımda çukursun bana
işte sen her gece
Düşlerime düşünce
Yerlebir yelkovan, yerlebir akrep
Gündüzler yok ki zaten
Oyunlar bir bilmece
Ne düşteyim ne gerçekte
Sevmek böyledir işte
bir delilik halidir.
seven delidir, içinde bulunduğu durumda delilik diye tanımlanan şey..
bilinen deli olma halinden tek farkı;
deli zihninde kaybolur, öylesine kaybolur ki kendisi dahil kimse ulaşamaz.
seven ise yüreğinde kaybolur, sevdiğinden başka kimse ulaşamaz..
o yüzdendir, sevilen yok ise seven kayıptır artık..
bütün kaybolmuşlara yıldız yağmuru ile uğurlama töreni yapmak lazım.
madem ki, gökkuşağının altındaki hazineyi arayacak kadar cesurlar,
madem ki, kendini küçücük bir yüreğin içine sokarak yoketmişler..
havai fişek gösterisinin en muhteşemini haketmişlerdir.
bilinmezliğe gidişlerindeki cesaret alkışlanmalıdır..