bazen sarı, güz yaprakları gibi yorgun ve bitkin,
bazen yeşil, yeniden canlanan doğa gibi, diri ve taze;
bazen beyaz, saf, kirlenmemiş;
bazen mavi, uçsuz bucaksız engin denizler gibi, kâh hırçın, kâh durgun;
bazen siyah, gece gibi, sessiz ve derin ama bir o kadar hüzünlü...
Sevmek bi renk değildir fakat size aşkı renkle değil şöyle anlatayım bir elif vardı hayatımda az önce performans ödevine baktım ve dersi geçmiş ben buna sevindim fakat onun bundan haberi bile yok hatta başkasını seviyor belkide bilmiyorum ama mutluyum çünkü o mutlu oldu.
insan sevince çok masum olmuyo mu? Bence bu masumluk mavidir, bebek mavisi. Seviyosun ve çaresizce sevsin diye bekliyosun. Kıyamıyosun, kötülüğünü de düşünemiyosun. Adam seni reddediyo ama sen olsun be mutlu olsun diyosun küçük bir tebessümle. Bu fazla masum.
turuncudur.
yazın coşkusunu veren enerjik portakal gibi turuncu. kumsalda sevdiğinin başına omzunu yaslayıp denizin mis kokusunu içine çektiğin, huzur bulduğun, sonsuza kadar orda kalabilirim dediğin kızılımsı gün batımı turuncusudur.
gridir.
karamsardır. acabadır. bir öyle bir böyledir. net olamamak, korkmaktır.
kırmızıdır.
alev gibidir çünkü. tüm vücudunu yakar. yine de bakar kalırsın ona, saatlerce kırmızı aleve dalan gözler gibi.
siyahtır.
onun da seni sevip sevmediğini bilmediğin veya sevmediğini bildiğin, o uyutmayan gecenin siyahıdır. turuncu günlere kavuşturmayan, düşünmekten harap olduğun gecelerin siyahıdır.
Beyazdır. Aslında aydınlık veya ışık olarak adlandırdığımız mesele. içinde her rengi barındırır. Sevgi de öyle. Sevinçler, hüzünler, umutlar, korkular, heyecanlar.. Tüm duyguları barındırır. Sevin, sevilin ama çok sevin.
tirşe diyenler var ama aslanağzı diyenler de az değil, fuşya konusunda ısrarlı bir güruhu da es geçmemek lazım elbette fakat vizon diyen azımsanmayacak kitleyi de unutmamak gerekli.
