toplumumuzda daha çok baba-evlat arasında yaşanan durumdur. herkese genellenememekle birlikte yüzdelik dilim olarak oldukça büyüktür. ne baba evladına onu sevdiğini söyleyip şevkat gösterebilir ne evlat babaya sevdiğini söyleyip sarılabilir. bazen diyorum da iyi ki var şu bayram sabahları bayramı bayram olarak yaşayamasak da en azından babamızın elini öpüp sarılabiliyoruz.
Bir çocuk, babasına sevdiğini söyleyememektedir. Bir fırsat arar, eşinir, gezinir ama babasının ciddi görüntüsü ve "yüz verme şımarır" mantığı sebebiyle söyleyemez.
Büyükçe bir kartona "babacığım seni çok seviyorum "diye yazar ve babasının göreceği bir yere asar. Akşama eve gelen babası kartondaki yazıyı okur ve duraklar. Elindeki çantasını yere bırakır ve " hanıııım, ben ekmek almayı unuttum bakkala gidip geleceğim, sen bu çocuğa, harflerin eğri yazılmayacağını öğret" der ve kapıyı çekip gider.
Sevdigini soyleyemedigin insan cocukluk askinsa daha da cok koyandir. Gorusursun, konusursun, birlikte vakit gecirirsin her yanindan ayrilis zulum gibi gelir. En ufacik bir ümit ararsin kelimelerinde, bulamazsin. Patlar icinde duygularin.
sevdiğini içine atmak. yoğun duygular arasında boğulmak. "söylesem kabul eder mi?" "yoksa red mi eder?" bir daha benle konuşmaz mı?" gibi düşünceler arasında sıkışıp kalmak, bunalmak. karşılaştığınızda içinizden "seni seviyorum." demek, ama dile getirememek. onun sizin yerinizde olmasını ve bu hisleri biraz da onun yaşamasını istemek. hatta onun da sizi sevdiğini düşünmek, size gülümsediğinde bile böyle bir çıkarım yapıp sonra kendi kendini suçlamak. ona yakın olmaya çalışmak, onun sizi sallamadığını görünce içine kapanmak. size yaklaştığında ise bulutların üstünde yürümek. onu sevdiğinizi arkadaşlarınıza açıp "seviyosan git konuş bence." klişesini duymak. ya da kimseye söylememek, hep içine atmak, sevgiyi içinde yaşamak ve kendi kendine işe yaramaz öğütler vermek. onun gelip size sizi sevdiğini söylediğini, bir anda boynuna sarılıp onu öptükten sonra kaçtığınızı hayal edip mutlu olmak. uyumadan önce onu düşünmek. onunla diyaloğa girmek için her türlü çabayı harcamak.