Hoş bir durum değildir. Gençler, hayat öyle bir noktaya geldi ki, artık ideal odaklı değil kazanç odaklı olmak gerekiyor. Sevmeden yaptığınız işin, kazancı sizi tatmin ediyorsa sallayın gitsin. sevdiğin bir işi yapıp, az kazanıp mağdur olmaktansa, diğeri daha evladır. Bana bakmayın olum, ben emekliyim benim mayışım var. Swh.
zordur, başına gelmeyen bilemez. en ızdıraplı işkencelerden biridir. birisine bir şey anlatmak, iki cümle konuşmak bile zulüm gibidir. bilirim bu duyguları yaşadım.
ama çok şükür ki 2 sene önce kurtuldum.
her sabah işe giderken ayaklarınızın geri geri gitmesine sebep olacak, aynı zamanda çalıştığınız işte de başarı oranınızı düşürecek durumdur. nereden mi biliyorum? *
günlük mutsuzluktur, her gün mutsuzluktur. bunlar hep istediğimiz işi değil, bulabildiğimiz işi yapmaktan olur. geçen hafta günün ortasında işi bırakıp giderek ben kurtuldum. sizde bunu yapmalısınız çok keyifli.
Benimdir. Genel olarak insanlardan nefret eden bir insan, doktorluğu ne kadar sevebilir? Ben de o kadar seviyorum, belki de daha az. 2 gündür uyku uyumuyorum, evime, nişanlıma, yatağıma gidemiyorum.
Kim için peki, dışarıda şuursuzca birbirini ezmeye çalışan, iki kelimeyi bir araya getirmekten aciz, başkasını muayene ederken zıbam diye kapıyı bile çalmadan içeri girecek kadar çevresine saygısı olmayan insan müsvetteleri için. Bunlar iyileşsin diye uğraşırsın, geceni gündüzüne katarsın, elinden gelen herşeyi yaparsın ama gene gelir işler ters gidince seni linç etmeye kalkarlar, sanki içinde yaşamıyormuşsun gibi içten içe üzüntü...
Ailesinin durumu iyi olmayan ama dersleri iyi olan bir gencin kurtuluşu gibi baktım tıp fakültesine hep. Sevmeye çok çalıştım ama beceremedim. Dediğim gibi hayal peşinde koşmak uğruna yapılmış bir tercih değildi, kıçımı kurtarmak adına yapılan bir tercihtir. Temmuzda ailemi de kurunca ölene kadar yapmaya devam edicem, çoğu kişi şans diyor etrafımdaki ama ben onlara katılmıyorum, lanetin ta kendisi bence.
Benim yaptığım hataya düşmeyin genç arkadaşlar, koşun hayallerinizin peşinden, sürünecek olsanız dahi sürünürken mutlu olursunuz. Benim gibi 3 kuruş para için takmayın ateşten prangaları vücudunuza...
birçok insan işini iyi yapmadığı için hakettiği ve sevmediği bir işte çalışıyor. kimse çıkıp demiyor ki, ben bu işten daha fazlasını, başkalarından olmayan bu özelliklerimden dolayı hakediyorum.
eğitim seviyeme güvenirim ama çalıştığım firmadan başka firmalara x2 maaşla transfer olan arkadaşlarıma baktığımda bazı spesifik işlerde uzman/eksper olduklarını görüyorum. ben ise her işten biraz anlar kıvamında bir adam olarak kendimi görüyorum. o yüzden ben sevmediğim bir işte çalışıyorum diyemem. daha fazlasını haketmediğim için normal hisler beslediğim bir işte çalışıyorum diyebilirim.
hep inkar ettim. ama benim bu. "düzelir belki" diye umutsuzca bekledim. yakın zamanda pes ettim. ne kadar istemesem de askere gideceğim.
eğer kişinin maddi durumu iyi değilse kahreder. ama maddi durumu iyiyse zamanla iyi iş fırsatı çıkar. size de tavsiyem odur ki, ya kendi imkanlarınızı zorlayarak iş fırsatı kovalayın ya da -benim de tavsiyemdir- kendi işinizi kurun. imkanlarınızın ve çevrenizin zamanla genişlediğini göreceksiniz.
iSTiFAMI VEREMiYORUM ÇÜNKÜ YENi BiR iŞ BULAMIYORUM. ÜSTELiK BU iLK iŞiM YENi MEZUNUM BEN. ÇOK ÜZÜCÜ YA. MUTLULUKLA iŞE GiDEN iNSANLARI GÖRÜNCE ÇOK ÖZENiYORUM.iŞiMi SEViYORUM GiBi DE ÇALIŞTIĞIM YERi SEVMiYORUM.
insan neyi istemiyorsa o burnunun dibinde bitiyor sanırım. benimki de öyle oldu. hep saygın bir işim olsun istedim. kaliteli bir ortamda çalışıp kaliteli şeyler üreteyim dedim. çok da titizlendim. hayatımın başka alanına dikkat etmediğim kadar odaklandım buraya ben hayata imzamı atmak için gelmişim diyordum içimden. hey hey de hey hey! kültür insanı olamam. yapamam rutinde diyordum. büyük konuşmayacakmışsın demek ki. neyse bunu tanımlayabilirim işte sevmediğin bir işte çalışmak her sabah ve günün muhtelif saatlerinde seni boğan iki elin olduğunu hissetmektir. yaptıklarının manasızlığını dalgaya alıp kendi kendine mizah yapıp eğlenmek de yetmiyor bazen. nankör müyüm ben? millet iş bulamıyor ya. ne bileyim değişmiyor fikrim değişmiyor işte. içimi bayıyor 3 sayfa mevzuat mailinin ana mevzuya gelememesi tonlarca cümlenin birşey anlatamaması . insan bir iş mailini niye kendini roman yazarı sanarak atar ki? boş beleş tiplere iş lazım. ultimatom veriyor yavşak bir de. oyhh içim şiştti e yani ne söylüyor bu polat alemdar gibi. derken kapattım mail sayfasını. aha geldi tipin teki laf sokuyor kendince. senin beynin tek hücreli zaten önce kullandığın kelimeyi doğru telaffuz et ve anlamını öğren. desem denmez ki.ezbere konuşuyor işte hepimiz aynıymışız. konuşmama fırsat vermeden sayıyor da sayıyor. canım herşeyi biliyorsun sen zaten.' beyfendi bilmediğiniz şey hakkında nasıl bu kadar eminsiniz burda işi ben mi yapıyorum siz mi' 'bilirim ben kaç yıldır geliyorum buraya' on yüzden mi kaç yıldır siz ordasınız ben burda' sinirlenme kuşum lafı sindiremiyorsan kaşınmayacaksın. neyse yav para uğruna eziyet çekmek işte başka ederi yok sevmediğin işte çalışmanın.
şuan tamda yaptıım iş arkadaş gram durasım gram çalışasım yok , sevmediğim iş ,sevmediğim insanlar , sevmediğim ortamlar . libaralizm , kapitalizm hepsinin merkezi a qü nün yeri .