hayatı çekilir kılan az sayıda güzel şeylerden biridir.
selda'yla tanışıklığımız çok uzun sayılmazdı. ilk başlarda birbirimizden pek hoşlanmadık bile diyebiliriz. o günü iyi hatırlıyorum. orhan pamuk'un konuk olduğu bir konferanstaydık, etraf kalabalık. ilk başta salona sığamayacağımızı bile düşündüm. birden selda belirdi elinde çayıyla, şuraya oturabilir miyim dedi. hafifçe yana kaydım. ince bir kız olduğu için sığdı ama ben biraz sıkışmıştım. bunu nazikçe dile getirmemle ufak çaplı bir tartışma yaşadık.
daha sürecekken katılımcıları salona almaya başladıklarını farkettik. kestik. konferans sonunda tekrar karşılaşınca özür diledim ve konuşmaya başladık. belli zamanlarda konuşmalarımız devam etti. bir gün konuştuğumuzda bana döndü ve sevişmek istersen ben burda seni bekleyeceğim dedi. şaşırmıştım. sevişmek isterdim tabii ki.