golsüz maç demektir. paslaşmalar güzel, şık hareketler var; fakat gol yok. golsüz geçen bir maç izlersen sonucunda illa ki kanal değiştirirsin.
gerçekler bunlardan ibarettir. tabi ki şu an beni çok sığ görebilirsiniz. ama sevişmek aşkı yaşamaktır. hani o; kelimeler bulamazsınız duygularınıza, işte sevişmek o duygularınızın ifade şeklidir. paylaşmaktır sevişmek. bunlar yoksa siz ne derseniz deyin bir süre sonra kanal değiştirirsiniz. hatta zapping yapmaya başlarsınız.
ayrıca işbu entry; ergenler, liseli vs. tayfası için geçerli değildir. önce bir büyüyün siz.
"Bir kadınla sevişmeden onu gerçekten tanımanın mümkün olmadığından hiç kuşkum yok. Ve ne kadar çok sevişirseniz birbirinizi o kadar iyi tanırsınız. Ve iş görmeye devam ediyorsa, bunun adı aşktır. iş görmez olduğunda da, başkalarından farkınız kalmamıştır. Seksin aşk olduğunu söylemiyorum; nefret de olabilir. Fakat seks iyi ise, diğer şeyler girer devreye - elbisesinin rengi, kolundaki ben, çeşitli bağlılıklar ve kopukluklar; anılar, kahkahalar ve acılar."
aşık olduysan zaten sevişmek anlamsızdır. Gerçek bir aşkın yerini hiçbir şey alamaz. Sevişmeyi düşünmek senin onu haketmediğini gösterir. Onun aşkı sana yetmelidir.
küççük, hiç sevişmemiş, platonik aşık bünyelere göre zaten sevişmek, onların anlayamayacağı bir şey olduğundan yorum yapmamaları gereken bir konudur ayrıca.
romantizmin içinde sevişmenin olmadığını söyleyen bir bünye içinse, söylenecek söz bulunamamaktadır. *
şimdi şöyle olur dostlar,
aşık olursun, yanında avuçların terler, öptüğünde kalbin çarpar, üreme organları işlevsiz hale gelir erkek bünye için. yani kalkmaz. önceleri aşkı sevgiyi böyle tanımlar, sarılıp uyumaktan bahseder ki; bu aslında seviştikten sonra yapılacak, romantik ve güzel bir harekettir. daha sonra erkek olduğunu anlar. sevdiği kadına karşı arzu ile yanmaktadır. işte burada kendi ile çelişmeye başlar. kısaca bu duyguyu ister istemez aşar ve ergenliğin bir bölümünü de aşmış olur. biraz gecikirse o çok sevdiği, sikinin kalkmadığı sevdiceği, kendinden yaşça büyük birinin altına yatar.
romantizm değil mi? evet. seks bir ihtiyaçtır ayrıca genç dostum.
kim bilir belki hava koşulları uygun değildir ne bileyim zemin elverişsizdir. hoş maç iptal edilip geleceğe bakılacaktır da, o an için hakemin sahaya çıkmayı reddettiğidir.
(bkz: arada mesafe olan ilişki)
anneniz,babanız,kardeşiniz,kankanız,hemcinslerinizi sevdiğiniz gibi seversiniz aşık olduğunuz kişiyi.belkide en fazla onlar kadar.aşık olduğunuz kişiyi onlardan ayıran tek şey şüphesiz ki şeytan icadı sekstir.
sevişmek bence çoğu zaman aşkı yavaş yavaş öldüren birşeydir. sevgiliye ulaşamamak her istediğinde elde edememek aşkı ve arzuyu artırır. Bu da haliyle sürekliliği sağlar. Kız arkadaşının ilk zamanlarda elini tutma amacı, elini tuttuktan sonra öpme, öptükten sonra sarılma, sarıldıktan sonra sevişme, seviştikten sonra birlikte olma. Bunlar hepsi bir hedef listesidir. En başta sevişirseniz zaten başka yapacak birşey kalmaz. Hemen eksilemeyin ya hu.
aşıklara acı veren bir durumda olabilir aynı zamanda. incir reçeli filminde, birbirini seven iki aşığın durumu ve bunun onlarda oluşturduğu acı muhteşem bir şekilde işlenmiştir.
--spoiler--
Birbirlerini anlat onlara. Birbirlerine değerek, dokunarak yaşayabilmenin güzelliklerini anlat. Birbirlerine karışmayı anlat. Yaşam savaşı içinde yaşamayı; yaşatmayı unuttuklarını anlat. Sevişmeyi anlat onlara. En zor anlarda bile hiç ayrılmamacasına tek vucüt olabilmeyi anlat. Yalnız yürümek zor. Kolayını anlat. Şimdi aç gözlerini aşkım. Söz veriyorum. Her şey çok güzel olacak. Ben sana karıştım aşkım. Artık daha güçlüsün. Bir gün şöförün aniden camı açabileceğini anlat...
--spoiler--
Yapilabilen biseydir. Öle zamanlar olur ki dokunamazsiniz. Askin bi sonucudur sevismek, ve de aski tamamlayan bi olgudur. Ama ne yazik ki yasadigimiz ülke sartlari göze alindiginda herkes yapamiyor bunu. Ki zaten bu ne durumda olunursa olunsun güven gerektiren bi olgu. Ve ne yazik ki kimseye güvenilemiyor.
risk almaktır. aşk yaşayıp sevişip de aşkın sonunu yaşamaktan daha karlı çıkma eylemidir. zarar edilmez, her turlu bonusa açık olanı yaşamaktır. sonuç olarak, ya bugün ya yarın, o aşktan eser kalmayacağına göre; kartlarını açık oynamaktır. hepsi birer oyun, ve her bir oyunun sadece piyonları farklı. oysa, aşk bu kadar ucuz bir pazarlık mı? aşkı ucuz yapan, insanların ucuz varlığı zaten...*