ısırmak derken, hayvanlar gibi bir ısırmak değil de, böyle naif, şekerce bir ısırma; hatta ısırırmış gibi yapıp ısırma. çocukken kolumuzu saat yapmak için ısırırdık ya, öyle bir ısırmanın sevişmede tamamıyla olmasa da ön sevişmede çok mühim bir yeri ve önemi olduğu yadsınamaz. bunu seven genelde feminen taraf oluyor galiba.
olmayan yer ve olmayan önemdir. arkadaş köpek miyiz biz ? sevişiyoruz neden canımı yakıyorsun durup dururken diye sorgulatıyor arkadaş yapmayın yaptırtmayın..
şüphesiz ki büyüktür. ayarını tutturabilirsen ne alâ...
hani her türlü, hatta hırslanarak ve öyle çok sevmek ki bi insanı, -kelimeler şöyle dursun- tene ve ruha duyulan sevgiyi ifade ederken öyle öpüp koklamakla yetinememek... irkiltmek ya da, tekrar tekrar kendine getirmek, tıpkı sevişirken kurulan göz teması gibi; hayalden gerçeğe geçişin tanrısal eşiği.
insana haz verir hele hele birde ısırılan yer kanadı ise yara olur, yani sevgilinizin bir kaç gün ısırdığı yerin yarasını taşırsınız boyun altı ve dudak olabilir, çok önemlidir o yara izi insanı mutlu eder, o yara izini gördükçe sevgiliniz ile o geceği hatırlarsınız çok güzel bir şeydir aslında...
O bazilarindan biri ben oluyorum. Mazosist miyim, olabilir. Ama onemlidir o kucuk isiriklar belki de sevismenin en guzel tarafi. Hele ki kucuk bi yara acildiysa o isirigin altinda bakip bakip hatirlanir sevdicek. Guzeldir. Isirin.
