Ağlamak duygusal olarak boşalımdır. Sevişirken ağlamak ise, hem orgazm ile doyuma ulaşma esnasında boşalırken iki kişi de, bir tarafın duygusal olarak da o günün tüm yükünü atması ile meydana gelir.
belki de gerçekten aşık olduğu insanla sadece tensel bir yakınlık değildir onun için sevişmek.
(bkz: yıldız tilbe)
(bkz: seni o sanmıştım)
önce farklıydık, aşkla bağlıydık. sevişirken ağlardık..
aldatımıştır. O anda sevişiyorken utanıyordur kendinden. NE yaptığı aklına geliyordur diye tahmin ediyorum. Allah bundan herkesi korusun. Tabii önce insanlar kendini korusun. Aldatmak kadar iğrenç bir şey olamaz çünkü.
bir de sevişeceği için ağlayanlar kadınlar var. tenlerine değecek tenle kadınlık hissiyatına kavuşacağı için sevineceğine odun gibi yaşamak için gözyaşı dökerler. benim anlamadım her istersin hem de istemem diye ağlarsın bu ne yaman çelişkidir.
öyle seversin öyle seversin ki sevişmenin en büyük zevki için şu sözleri sarf edersin: "seninle sevişmek sadece sana girmek değil..." bu sevginin boyutunu anlatamadığını ifade eden en sevişken ve aynı zamanda en duygu dolu olan sözdür o an aslında. ve aynı duyguyla sevişirsin... öyle seversin öyle seversin ki içine almanın zevkinin ötesinde, içinde olanın sevdiğin o erkek olmasının mutluluğunun zevki apayrıdır her şeyden. ve hani insanlar sevdiklerine sarılırlar ya aşırı sevdiklerinden içlerine çekmek istercesine, işte sen o an zaten sevdiğini içine almış olmanın mutluluğunda sevişirsin. sevişmenin en ateşli yerlerinden birinde aşkın duygusu artık yerini tamamen hazza ve orgazm isteğine bırakmışken bir cümle geliverir ki sevdiceğinden, inciler süzülüverir gözlerinden: "sadece sana azıyorum müthiş bişisin sen bal gibisin bebeğim benim" sadece ben!... sadece!... benim için de erkek sadece o zaten. işte aşk bu. ve ağlarsın hazzın mutluluğa dönüştüğü o an duygu yoğunluğundan. sevilmekse o an şöyle bişidir; gözlerindeki yaşı gören o erkek penisini derinine gömer nazikçe ve eğilip öper gözlerinden, sonra gerdanından, ve sonra dudaklarından... artık ağlamamak için hiçbir utanç sebebin yok!...
eğer olay 'sevişirken' vukuu bulmuşsa ağlamayan tarafın kafasında; acaba bir başkası mı geldi aklına? tecavüze falan mı uğradı ki? şeklinde sorular getirip ardından keşke sevişmeseydik hiç tepkisiyle sonlanacak olay. yüzüne sormak istersin ama sormaya çekinirsin çünkü iki sorununda cevabının hayır olması istenen sorular kategorisinde olması gayet ürkütücüdür zaten. ve ilk sorudan evet cevabı alınınca yaşanılacak dumurun yaratacağı etkiyi bünyenin kaldıramayacağı korkusu, ikinci sorudan evet cevabı alınınca ne yapılmasını ne denilmesi gerektiğini bilmemenin bünyede yaratacağı eksiklik endişesi soruların beyninde hapsolmasına sebep olur. ayrıyeten hiç duygusal veya romantik olarak karşılanamayacak hadise çünkü film izlemiyorsun veya yağmur altında el ele değilsin, sevişirken ağlanılması gerektiğini anlatan bir duygusal filmde görmedi bu gözler. **