sevinmek

    12.
  1. 14.
  2. sizi mutlu edecek bir şeye sevinmek, sizi yeniden doğmuş gibi hissettirebilir. hani tam umudu kesmişken , bu duygunun yaşanması, tadından yenmez bir hal alıyor. zaten, başkasının mutsuzluğuna , herkesçe üzücü kabul edilmiş bir olaya , ya da vs vs sevinmek, onun adı sevinmek değildir, başka bir şeydir.
    6 ...
  3. 15.
  4. 13.
  5. Az önce aldığım haber ile çok şükür içinde bulunduğum eylem. Aman sabahlar olmasın, yandan yandan. *
    1 ...
  6. 10.
  7. şu son 10 aydır yapamadığım şey. sevinecek hiçbir nedenim yok.
    0 ...
  8. 9.
  9. öyle arada bir insanın başına gelen, gelen dediysem; elbet birinin getirdiği şey.
    0 ...
  10. 8.
  11. aklımda tanım olarak üzüntü duygusunu getiren eylem. umutsuzluğun ne kadar çok olduğunu gösteriyor kelimenin ağza alınmaması. bizi meşgul eden ne kadar da çok şey varmış, sürekli komik şeyler yazmak ilgi çekici olmak.. bunlar insanları çıkmaza sokar tekerrür eder fikirler, hisler, hareketler. sevinmek hepsini çözer, pozitif düşünmek, çözer. olabildiğine iyimser olmak neden o kadar kötü olsun. haberleri neden izler insan, acı dolu dizileri neden seyredalar, acıyı sevinmenin yerine koymuşuz başka bir şey görmüyoruz. günde 1 dakika öpüşmek değil 1 saniye de olsa sevinmek sağlıklı eder bu günlerde. toplumsal mesaj değil bu kişisel kazanç bence.
    0 ...
  12. 17.
  13. 1.
  14. bazı kişilerce "sevindirik olma" durumudur.
    (bkz: türkçe'nin içine etmek)
    0 ...
  15. 2.
  16. mutlu olmaya sebebiyet verir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük