bir gün biri gelir hayatının karası ve karmaşasında sana duygularını açar. Yavaş yavaş kendini bir şey zannedersin. Sevildiğini bilmek ve ilgilenilmek senin o an beklemediğin şeylerdir. iltifatlar, paylaşımlar, özeller derken tabii ki gardın yerle bir olur. o toz pembe bulut bir anda dağılır. her şey yük olmaya başlar. onca zaman bir cümledeki a harfi bile batar karşı tarafa, bak ben bu cümlede a harfini kullandım der, çıkartır acısını senden onca yaşanmışın. Sen daha kendini toplayamadan o herşeyi toplar gider. Ortada kalırsın ya da bırakırsın.
Sonra bir başkası gelir...
Filmi başa sarmış gibi hissedersin, korkarsın bence korkmakta da haklısın. Çeşitli versiyonları illa ki olabilir. şu an canlanan bu.
Sevmek ve sevilmenin sorumluluğuyla da ilgisi var/vardır/varolabilir.
Karşı tarafta ani gelişen, mantıksız, dayanaksız his yoğunluğu, duygularından emin olmayan kişiyi ürkütür, ayrıca şüpheye de düşürür. sevilmenin, çok sevilmenin getirdiği bir sorumluluk ve buna hazır bulunmayışlık bu korkuyu doğurur/doğurmuştur/Doğurabilir.
bir de bunu sevmekten korkmak olayı vardır. zamanında yaşadığı kötü ilişkilerden dolayı ve ya bunu beceremeyeceği için karşısına çıkan kişiyi sevmekten korkar. halbuki korkulacak birşey değildir sevmek eğer karşındaki seni seviyorsa ve hayatını seninle bitirmek istiyorsa.
kendisinden çok başkasını düşünen hayır demeyi öğrenememiş insanın içine düşebileceği korku.sevildiği için kendini sorumluluk altında hisseder ,suçluluk duygusuna kapılır.gereksizdir.