bugün

SECiYYESiZ

Aynı membadan aldık ilhâmı,
Aynı hicrandı kalbimizdekiler:
Kahraman oldu onların nâmı,

Bana bir gün seciyyesiz dediler. Faruk Nafiz Çamlıbel
Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey.
kızıl havaları seyretki akşam olmakta.
ahmet haşim-merdiven.
her şey kaybolup giderken nazarımdan o yeşil gözlerinin nuru görünse...
dinim aşktır benim, senin yüzünü gördüm göreli,
benim dinim senin yüzünde övünür, ey sevgili.
Vur şanlı silâhınla, gönül mülkü düzelsin;
Sen öldürüyorken de, vururken de güzelsin!

Ordumuzun sincar’a yürüdüğü bu günde, şanlı askerlerimize ithaf olunur.
I shut my eyes and all the world drops dead,
I lift my lids and all is born again,
I think i made you up inside my head.
"keşke yalnız bunun için sevseydim seni"

Cemal Süreya'nın replik tadındaki dizesi.
Ben nereye gittimse bütün zulumlardı
Bütün açlıklardı kavgalardı gördüğüm
Kötülüklerin büsbütün egemen olduğu
Namussuz bir çağ bu biliyorsun

cemal süreya-kanto şiirinden...
En sevdiğim şiirin dizesidir; en sevdiğim şairin olmayan :

"Kaldırımlar çilekeş yalnızların

annesi; kaldırımlar içimde büyüyen

bir insandır."
Aklınla, şuurunla, hayâlinle bilirsin.
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın.
Şiir bitti! Bozuldu ışıktan büyüsü duyguların 
Korkunun da ucuzları türedi coşkununda 
Erdem sığlaşıp özüne yabancılaştı 
dal kuru, dalga uysal 
Herkes her şeyin sahtesine alışkın..

nihat behram
şu muhteşem şiirin hangi bölümünü diğerlerinden ayırıpta şuraya yazayım söyle sözlük?

geri gelen mektup

Rûhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervâne olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu...

Gün senden ışık alsa bir renge bürünse;
Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse;
Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan
Yalnız o yeşil gözlerinin nûru görünse...

Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla,
Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla!..
Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince,
Çehren bana uğrunda ölüm hâzzı verince,
Gönlümdeki azgın devi rüzgârlara attım;
Gözlerle günâh işlemenin zevkini tattım.
Gözler ki birer parçasıdır sende ilâh?ın,
Gözler ki senin en katı zulmün ve silâhın,
Vur şanlı silâhınla gönül mülkü düzelsin;
Sen öldürüyorken de, vururken de güzelsin!

Bir başka füsûn fışkırıyor sanki yüzünden,
Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden...
Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı,
Vaslınla da dinmez yine bağrımdaki ağrı.
Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu!
Hasret çekerek uğruna ölmek de kolaydı,
Görmek seni ukbâdan eğer mümkün olaydı.

Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler,
Tek bendeki volkanları söndürse denizler...
Halâ yaşıyor gizlenerek rûhuma "Kaabil";
imkânı bulunsaydı, bütün ömre mukabil
Sırretmeye elden seni bir perde olurdum.
Toprak gibi her çiğnediğin yerde olurdum.

Mehtaplı yüzün Tanrı'yı kıskandırıyordur.
En hisli şiirden de örülmez bu güzellik.
Yaklaşması güç, senden uzaklaşması zordur,
Kalbin işidir, gözle görülmez bu güzellik!

atsız.
Yanımdaki yastık hep boş kalacak.
Dokunmamış olacak dudağıma başka dudak.
Bıraktığım gibi diyeceksin her şey,
Sen geri gelince savaştan,
Sen geri gelince.

Berthold brecht/ceviren-asım bezirci
"Vasiyetimdir:
Dalgınlığınıza gelmek istiyorum
Ve kaybolmak o dalgınlıkta"

(bkz: didem madak)
(bkz: ah lar ağacı)
beni sevmiyordun bilirdim,
bir sevdiğin vardı duyardım.
Hangi zorluğunu yenmemiş ki insanoğlu.
Yaşamak debelenir içimde kıvrak ve küheylan.
hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin..
boşunaymıs burukluklar
aceleler, tezler...
hesap kitap yanlışmış.
yıllar boşuna geçmiş.
ayrılıklar, hüzünler...
şimdi pususundan bakan gözler bir başka.
hesap kitap gerekmez
var zararı hesapla...

ömer hayyam.

(cümleler...)
sevdigim ikinci kadinsin sen
o dogurdu sen öldürme.
Ben sana mecburum sen yoksun.
--spoiler--
Belki de hiç yoktun.
--spoiler--
Kula değil,yüreğine sor beni.
Bu limanda kaybettiğim ilk gemi sen değilsin.
Ama şunu da unutma!
Rıhtımda kalanı değil, çekip gideni vurur fırtına.
Geçmişim
dile dökülmeyenin tenhalığında
kaçırılan bakışlarda
gündeliğin başıboş ayrıntılarında
zaman zaman geri tepip duruyordu. Ve elbet üzerinde durulmuyordu.
Sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun, biraz daha
fazla sevdiğim, biraz daha önem verdiğim.