bir ayak sesi duymayayım
kapıya koşuyorum
gelen sen misin diye
bir sarı saç görmeyeyim
yüreğim burkuluyor
ağlamaklı oluyorum
her şey bana seni hatırlatıyor
gökyüzüne baksam
gözlerinin binlercesini görürüm
bir rüzgar değse yüzüme
ellerini düşünmeden edemem
yaktığım bütün sigaraların dumanları sana benzer
tadı senden gelir
yediğim yemişlerin
içtiğim içkilerin
ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı
bu emsalsiz hüzün
seni beklediğim içindir
resmine bakamaz oldum
uykulardan korkuyorum artık
utanıyorum odamdaki bütün eşyalardan
şu sedir hala gelip oturmanı bekliyor
şu ayna karşısında güzelliğini seyretmeni
şu kadeh dudaklarına değebilmek için duruyor masada
ve şu saat geldiğin anda
durabilir sevincinden
zaman çıldırabilir
çünkü benim dünyamda
ölümsüzlük, seni sevmek demektir.
bir çocuk doğmayı bekler
bir ağır hasta ölmeyi
bitkiler yağmur ve güneşi bekler
yalnız bir kadın sevilmeyi
ve düşün ki bir adam
içinde bütün bekleyenlerin korkusu ve ümidi
seni bekler
asılmayı bekleyen bir idam mahkumu gibi
sen gelinceye kadar
pencerem kapalı duracak
rüzgar gelmesin diye
artık perdeleri açmayacağım
gün ışığı girmesin diye
sonra kahrolacağım
bu karanlıkta, bu derin yalnızlıkta
ve günlerce gecelerce haykıracağım
nerdesin diye, nerdesin?
bir gün bu kapıdan sen gireceksin
biliyorum
ergeç bu bekleyişin bir sonu gelecek
yıllarca sonra
öldüğüm gün bile gelsen
bütün bu bekleyişimi ve öldüğümü unutup
çocuklar gibi sevineceğim
kalkıp sarılacağım ellerine
uzun uzun ağlıyacağım.
gördüm her şey bozulur sonsuz sürüp gidemez,
en sağlam devlet bile günün birinde çürür.
yıkımlar düşündürdü beni ister istemez:
er geç sevgilimi de zaman alıp götürür.
Uyuyalım mı? derdi bir süre sonra. Ne durumda olursam olayım, her duyduğumda gülümseyerek itaat ettiğim tatlı bir buyruk gibiydi bu laf.
Yanımda olsa, sıkıca sarılırdım. Değildi..
yağmur yağıyor ömür hanım
gökten değil,
yüreğimin boşluğundan ömrümün ıssız toprağına yağmur yağıyor
Ve ben sonsuz bir düzlükte bir küçücük,
bir silik nokta gibi eriyip gidiyorum.
Seslensem kim duyar sesimi
yalnızlıklar katından????
saclari saman sarisi kirpikleri mavi kara paltosunun yakasi ak ve sedef düğmeleri kocaman nazim hikmet nedendir bilmiyorum hep aklima bu gelir ve soylemek insan buyuk haz verir.