evlerden ırak bir durumdur insanın içini yer bitirir sonuçta dudaktan dökülecek kelimelere bakılacak olsa da utanma duygusunu insanın .mına koyduğu durumdur.nerden mi biliyorum tecrübeliyim be sozluk.
zaten sıçacaksın demelidir insan kendine, zaten her şeyi eline yüzüne bulaştıracaksın. her şartta üzüleceksin diye de eklemelidir, o yüzden üzüleceğini bile bile - erkek olmanın gururu ile gitmelidir er birey ve açılmalıdır kıza. en kötü ne olur? bi' bok olmaz, rahat olun.
o kadar düşünceli günlerden sonra alacağı cevap " seni arkadaş olarak görüyorum. lütfen öyle kalalım. " olması muhtemel olan aşk erinin bu cevabı duymaktan korkusu nedeniyle uygulamaya geçiremediği eylem.
acizane öneri : gerekirse kırk kıza teklif et, hepsinden ret ye. zaten yoklardı hayatında kayıp sıfır. kaybedeceğin özgüvene gelince, başlarda biraz hissettirir kendini ama kaşarlanırsın her bir denemede. ve umulur ki gerçeği sonunda keşfedersin. seversen zikilirsin. sevmeden seviyormuşçasına . kırkbirinci kız senindir hayırlı olsun.
açılınması durumda arkadaşlığı da kaybetme korkusu var olacağından; sevilen kişinin yakın arkadaş olması, bu duruma sebebiyet verir.
sevenin kız, sevilenin erkek olması ise durumu kolaylaştırmaz.
zaman - mekan - imkan uclusunden birinin surekli olarak aksamasinin sonucudur. kiz istanbullu degil sozluk! bense tum yaz istanbuldayim. acilsam neye yarar? baslasak ihtilal! uc ay daha bekleyemem sozluk. (bkz: sozluk beni teselli et lan allahsiz) *
bir erkeğin cesaretini toplayamadığı yada rezil olmaktan korktuğu bir durumdur. bu durum beni ikilem arasında bıraktı. kendisinden hoşlanıdığımı söylesem kabul etmeyip varolan arkadaşlığımızıda kaybetmekten korkuyorum. kendime biraz zaman tanısam o zaman başka bir erkekle karşıma çıkmasından korkuyorum. bu gerçekten çok acı verici bir durum.
iki ucu boklu değnek olan durum. çoğu erkeğin başına gelmiş olan can yakıcı, müzmin bekarlığa sevkedici olay. en güzeli gidip konuşmaktır zira bir gün eli bir erkek elinde gelebilir karşınıza. söylediğniz halde kabul etmemesi bu durumdan daha iyidir. en azından adam gibi söyleyip, reddedilmişsinizdir.
olayın temel kilit noktası arkadaşlığı kaybetme korkusudur."Şimdi burada bir sıkıntı var (kendimi sergen yalçın gibi hissettim)eğer kızdan hoşlanıyorsan ve diyelim ki arkadaşlığını kaybetmekten korktuğun için açılamıyorsun ve kızdan deli gibi hoşlanıyorsun. bu kız seni arkadaşı gibi gördüğü için seni hiç bir zaman o mertebeye koymayacak hatta erkek arkadaş seçiminde fikir bile soracak, onunla ilgili olan dertlerini de anlatacak. peki sen arkadaşlığını kaybetmekten korktuğun için açılamadığın bu kızın sana bunları yapmasını kaldırabilecek misin?" sorusunun cevabı bu olayın inflection pointidir.
çok kötü birşeydir bu aga. yanına gittiğinde konuşamayacak kadar kitleniyosan bile yazarak falan anlat hislerini. yeter ki açıl. aksi takdire başkası onun sefasını sürerken senin yapabileceğin tek şey arkalarından bakmak olur.
çok zor bir durumdur. hele o kız birde başkasıyla gönül ilişkisine başlamışsa daha da zor bir durum olur. bu durumu bile bile açılsan olmaz, bilmiyormuş gibi açılsan, alacağın cevabı biliyorsun yine olmaz. zor durumdur velhasıl. iki yolla halledilebilir, ya farkettirirsin, ya da farkedilirsin.
yüzde doksan red alacağınızdan tavsiye edilir. Açılman gereken kız zaten ışık yakar sana, anlarsın. Anlamadı isen benim gençlik yıllarından kullandığım somut bir ölçü de vereyim, kesin sonucu al. Bir kız sana "körüklü otobüs" mesafesinden selam veriyosa devam et. Hiç şaşmaz. Hadi iyi şanslar.
Çok koyar adama. Günler geçer açılamazsın, senden önce denyonun biri atılır ve kızla çıkmaya başlar. Takip eden günler mutluluktan yoksun ve acı vericidir.
