hayatı sorgulamaya başlarsınız tekrardan herşey yolunda, güzel giderken. biraz daha büyüdüğünüzü anlarsınız yaşınız kaç olursa olsun. belki de üzülemezsiniz bile içerde anneninizin hıçkırıklarını duyduğunuzdan ya da kız kardeşinizin uyurken bile sayıkladıklarını duyduğunuzdan.
gidip sarılmak istersiniz onlara güçlü olsunlar diye ama malesef sizin de gücünüz yoktur. sadece beklersiniz sabahın olmasını.
yine sabah olacak gecedir.
oysa hiç kimse bilmez o sabah nasıl oldu?
ne demişler ateş düştüğü yeri yakardı.
diğerleri mışıl mışıl uyurken;
bir sigaraya diğer sigarayı eklerken,
herkes bitap düşmüşken dik durmak için çabalarsın.
gözünden bir damla dökülse, herkes yıkılacak gibi hissedersin.
öyledir.
susarsın.
için için ağlarsın.
kanarsın.
kan kusarsın dünyaya ama ses edemezsin.
etsen de fayda yoktur.
gitmiştir.
hemde öyle sahte aşkların, sahte sevgileri ile değil.
elinden oyuncağı alınan bir çocuk gibi zırlamak istersin.
ama yapamazsın.
işte öyle gitmişti.
öyle bir gecede öyle bir acıyla...
bırakıp gitti.
kızmıyorum ona.
vakitsiz oluşunun nedenini hiç sorgulamıyorum da.
ama o gitmeden önce son kez gözlerimin içine bakıp yenemiyorum içimdeki canavarı, için için eritiyor farkındayım deyişi yok mu?
içine girip söküp atmak istedim o kanseri.
yapamadım.
özlemle andığım her gün gibi.
seni hala çok seviyorum.
kahroluşun, bitişin son noktasıdır... en dibe batıştır... gecenin 3'ünde bir telefon gelir... içinden koşa koşa gitmek gelir... aklın bir süre daha çalıştığı için şükredersin zira taksiyle gitmek daha mantıklıdır... taksiye atlar hastaneye gidersin... saatlerce dua edersin... dönsün diye... gözünde yaş kalmamıştır artık...
aşık olduğundur... ama artık yoktur... !
En uzun gecedir.
Dilin damağın kuruduğu, hüznün, acının, çaresizliğin, isyanın, teslimiyetin, anıların, en sıcak gözyaşlarının, en derin susmaların yaşandığı gecedir...
Ay var mıdır, yıldızlar parlak mıdır, saat kaçtır umurunuzda olmayan gecedir...
Ölümün omuzunu başınızı yaslayıp, sitem ettiğiniz gecedir...
Bitmeyendir...
Sadece çok zamandır tanıdigim ve sevdigim bir insanın öldüğünü ögrendigim gece bile hic uyumamıştım. Sadece sabah 1 saat uyumuştum. Allah yakınını sevdiğini kaybeden herkese sabır versin. Mekanları cennet olsun.
yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmiyorsa ve onsuz yapamayacağınızı düşünüyorsanız onu unutmanız da mümkün değildir. onu toprağa gömdüğünüzde, sen buraya girecek adam mıydın diye düşünür ve sessiz sessiz ağlarsınız.
hatta o kadar çok seviyorsunuzdur ki, sen kalksan ben girsem o karanlık kuytuya dersiniz.