bugün

dün başıma gelendir.

din konusu yüzünden bir arkadaşıma veda etmem gerekti. saygısızlığa ve haksızlığa gelemiyorum. pişman da değilim. birini seviyor olmam gururdan ve onurumdan taviz vereceğim anlamına gelmez.
bazı insanlar beni hayatından çıkar diye özellikle uğraşıyorlar. siz her türlü kabalığa, haksızlığa direnip hayatınızda tuttuğunuz halde kredinizi sınırsız sanıp tepenize çıkıyorlar. tüm iletişimi kestiğinizde ise öylece kalakalıyorlar.

çıkarın gerekiyorsa acımayın. çünkü artık iyi niyet, temiz duygular insanların gözünde suistimal edilebilir şeyler haline gelmiş durumda.
sevme duygusunu diğer duygulardan farklı tanımlamamak gerek, birisini 7/24 hep sevmez insan eğer aptal yada kullanılmaya meyilli değilse. karşısındaki kişi özneye artık neden sevmemesi gerektiğinin cevabını illaki verir. öfkelenirsin duvarı yumruklarsın geçer. seversin sevişirsin geçer ayrıca özellikle kızlar olmak üzere çöpü çıkarır gibi hayatından çkarıyor insanlar birbirini takılmamak gerek fazla o yüzden. zaten kendinden fazla sevmezsen çıkarmasıda gayet kolay bişey . biri gelir biri gider sayın köy ahalisi gelenle takılın, gidene hadi sie! nidalarıyla sırıtın yada siz basın tekmeyi burukluk kalmasın içinizde..
önemli olan beyinde bitirmektir. aranızdaki şeyler beyninizde de bittiyse gayet istikrarlı olabiliyorsunuz. karaksızlık bir umut beklemektir çoğu zaman. beslediğiniz umut mu,yoksa ölü zamanınız mı?
O sizi çıkarınca isteseniz de istemeseniz de siz de bir şekilde çıkarıyorsunuz. Zamanla geçmişte yaşayamayacağını anlıyor insan ve mecburen önüne bakıyor.
bazen şartlar ondan uzaklaşmayı gerektirir. hatta uzaklaştırmak zorunda olduğunuz için en nefret ettiği şeyi yaparak kendinizden uzak tutarsınız.

geçmişte sevdiğim adama bunu yaptım. pişman mıyım? evet hem de it gibi. ama mecburdum...
Herkes ederi kadar.
Acılıdır, içiniz acıya acıya, yüreğiniz kanaya kanaya yaparsınız.

Lakin bazen gereklidir, acıya acıya da olsa kesip atarsınız.
Çünkü doğru olan budur!
Hayatınızdaki misyonu sona ermiştir.
Gitmelidir!
Olsa olsa tik tok videolarına konu olur.

Neden bu kadar drama queen yaşıyorsunuz ya iki günlük ömür. Salın gitsin ben çok güçlüyüm adı altında neden kendinize acıklı playlistler hazırlayıp geceleri ağlıyorsunuz yani. Belirsizliklerin köpeğiyim. Kimseye git diyemem, kal da diyemem, öylece akıntıda sallanır dururlar. Artık akıntı nereye götürürse.
Bunu uzun uzun düşünün. Düşündükçe soğursunuz ve karar kesinleşir. Sevilen sevilmez. Acıtan acıtamaz.
yapamadigim sey son 5 yildir .
bazen de tek çırpıda, geri dönüşü olmayacak bir şekilde yerine getirilen eylem. delilik de denilebilir, cesaret de. deli cesareti olduğu su götürmezdir.
En sevdikleriniz dahi bir gün ölür. Ya mezara girer ya da sizin için hiçbir şey ifade etmediği için ölür.
Benim için mutemadiyen zor bir karardır. Hatta kimseyi hayatımdan çıkarmadım, onlar beni çıkarmak istediler, ben kabul ettim desem yeridir. Lakin bazen sınırlar zorlanıyor. Hayatımdan çıkan insanları özlüyorum. Ama onlarla da yapamazmışım.
içime atınca her şeyi barış günleri, bir kelam etsem ayrılık bahisleri.
Yalan ve samimiyetsizlik ile bir yere varılmıyor.
Ama yine de hiçbir şey konuşmadan ayrılmak istersim.
Oysa her zaman tonlarca kelimeler edilip suçlu olan benmişim gibi davranılıyor.
Ne kadar uzun bir hayatınız olursa o kadar çok sevdiğiniz insanı hayatınızdan çıkaracaksınız. Birisini ne kadar çok severseniz o kadar büyük kazık yersiniz. Hayatta en çok kendinizi sevin.
Arabanın bir tekerini söküp yol almaya çalışmak gibidir.
(bkz: severek ayrılanlar yaşarlar pişmanlığı)
bazen bunu yapmak gerekiyor. ne kadar acıtsa da, kalbini kırsa dahi yapmak gerekiyor. çünkü biliyorsun eğer hayatından çıkarmazsan, çok daha acıtacak seni. özleyeceksin, her zaman içinde bir yerde onu arayacaksın. ama böylesi daha iyi.
bunu hiç kimseyi kaybetmek istemeyen, herkes için son ana kadar kendinden ödün vererek mücadele eden biraz aptal bir insan söylüyor.
eğer son ana geldiyseniz, geçmiş olsun. çıkartın hayatınızdan.