gerçekten sinir bozucu durumdur. leyla ile mecnun bu kadar popüler olmadan önce ne güzeldi. sorsam hastasıyım dinleyenlere kaç tanesi ilk bölümünü yayınlandığı ilk gün izlemiştir meçhul. sonra gelir bana hiç izlememişim gibi replikleri söyler. defalarca dinlediğim "bu kıza kadar"ı -bilmiyorum sanki- över durur. neyse çok da şeyapmaym.
arkasından "aa sende mi modaya uydun" ya da "sende şu filmi izledikten sonra takıldın bu gruba dimi" gibi laflara maruz kalınıp daha da sinir bozucu hal alacak durumdur.
çoğu durumda insanın başına gelen ve genellikle müzik alanında olan bir durum.. şu ana kadar dinlediğim çoğu müzik tamamen bu duruma uygundu ancak 1-2 şey var ki kendini sıyırdı bu alandan..
kötü olan popülerlik ya da popülerleşme değil medyanın maymunu haline gelmek! yanlış olan, onun elinde oyuncak olmak! bitirip tüketmesine, sıkıp posanı çıkarmasına ve ekonomik bir değerin kalmayınca da kuytu bir köşeye fırlatmasına izin vermek.
popüler olmayı ve sanatıyla popüler kalmayı başarılabildiği sürece, her sanatçı için güzel ve hoş birşey, dahası bir hedef.
benim giydiğimi başkası da giydiğinde sinir olurum meselesi değil bu, benim sevdiğim şarkıyı ne kadar çok kişi seviyorsa o denli mutlu olurum hissiyatı.
sevilen şeyin paylaşılmasına duyulan rahatsızlık.
sadece ben bileyim, ben göreyim isteriz ama nafile.
bir de senden iyi biliyorlarmış gibi artistlik taslamaları yok mu?
bu konuda böyle düşünen bir ben olmadığımı farkettiren başlık. hiç yoktan mutlu etti.
beğenilen şeyin ele ayağa düşmesi diyelim işte.
daha ne açıklaması varsa?
mesela halil sezai. ilk başlarda sadece youtubeda birkaç videosu vardı adamın cem adrianla düet falan. lan sonra bir ünlü oldu bir popülerleşti bokunu çıkardınız adamın. şimdi halil sezai denilince tüylerim diken diken oluyor.