tamamen baskıdandır. çünkü kendisine öyle hissettiren,öyle hissetmesini mecbur kılan bir düzen vardır. sevdiği adamla bile birlikte olamaz. sevdiği insana sevgisini göstermek yerine içinde saklamayı tercih eder. bunların dışına çıktığında nedenini bilemediği bir pişmanlık yaşar. bu pişmanlıktan çok emin olamamaktır. kafasında kuşkular ve soru işaretleri vardır. kendisini güvende hissetmekte zorlanır. yanlış bir şey yaptığını düşünür. ancak neden yanlış olduğunu bile bilmez.
maalesef böyle hisseden o kadar çok kız var ki.
ay ben nerden seviştim şimdi beni kullandı bu çocuk vs vs.
sevişme gibi dünyanın en güzel zevklerinden birini beni kullandı şeklinde yorumlamak ancak bizim türk kızlarına mahsus bir özelliktir.
kimsenin kimseyi kuullandığı yoktur, velevki var diyelim sen de onu kullandın , bu kadar net .
yeşilçam da her sevişmeden sonra ben kirlendim artık diye ağlayan kadınlar yüzünden olması muhtemeldir , siz de her esas oğlan gibi anlından öpün ve tanrı huzurunda karımsın artık gibi bir cümle kurun olay tatlıya bağlansın .
seviştikten sonra pişmanlığı değildir o herifin onu bırakıp gideceğinin verdiği tedirginliktir, yoksa hayatına sonsuza dek hayatına girecek olan adamla sevişmekten niye pişman olsun ki.
türk erkeğinin, 31 sonrası pişmanlığıyla eşdeğerdir. türk erkeği 31 çektikten sonra pişman olur fakat pişmanlık tribini atacak kimseyi bulamaz etrafında* ancak türk kızı seviştikten sonra öyle bi pişmanlık tribi atar ki ne yapacağını şaşırırsın. yanaşsan olmaz, uzak dursan o kriz daha da büyür. (bkz: iki ucu boklu değnek)
