-yapılacak yastık, zıplama ve öpücük savaşları,
-sevgilinin bulaşık ve çamaşır yıkamayı görev olarak görmeyip isteyerek yapması,
-saatlerce bağırarak şarkı söylemek,
-duş alırken perdeyi aralayıp kaçamak bakış atmak,
-traş olurken meraklı sevgilinin burnuna köpük sürmek
-saatlerce sıkılmadan birbirine sarılmak
gibi çok güzel avantajları olup evlilik ile bunlar;
-yapılacak kişilik, üstünlük kurma savaşları
-ev işini yapmaktan imtina etmek
-saatlerce bağırarak kavga etmek
-traş olurken çabuk ol yüzümü yıkayacağım nidaları
-saatlerce sıkılmadan ayrı odalarda vakit geçirmek
haline dönüşür ki, bu da her saniyenin acısını bir öncekinden fazla hissetmenizi sağlar.
başlangıcı itibariyle insanı hülyalardan hülyalara sürükleyen fakat sonlara doğru , "acaba bu durum mu bizim birbirimize karşı daha az tahammüllü olmamıza yol açmıştır?" sorusunu insanın kendi kendisine sormasına yol açabilecek durumdur.
sevgili ile aynı evi paylaşmaktır..evin düzeni nedenli kavgalar etmek,sabah gözler açılınca ilk onu görmek,her türlü haline şahit olabilmek,balkonda oturup rakı içmek,kumanda için savaşmak,eve dönüşünü heyecanla beklemek,ortak bir yeme-içme kültürü oluşturmak,huzur bulmak,eğlenmek,birlikte alışverişe gitmektir..kısaca sevgiliyi bir nefes mesafede bulmaktır..pek güzeldir..