seven insanlarin, birbiriyle evlenmeyi dusunen insanlarin yapmamasi gereken sey. birlikte yasayan, her aksam catir cutur vurusan ciftler, bana "siktir lan ordan" diyorsunuz biliyorum (zamanla o da hafta da 2-3 e iner).
ama sikime kadar. yaptiginiz yanlis dinsel acidan falan filan bahsetmiyorum, esyanin tabiati geregi, her ne kadar birbirinizle daha fazla vakit gecirmek istesenizde, "biz birbirimizsiz yapamayiz" deseniz de, farkinda olmadan birbirinizle gecirdiginiz "kaliteli zaman"i sifirliyorsunuz. sonra tahammulsuzlukler, kavgalar, ve ayrilik. demedi demeyin.
her gun oyle ya da boyle birbirini gormek zorunda olmak, haftada 1-2 sefer sevdicegi gormekten ve guzel vakit gecirmekten daha iyi degildir. inan bana.
ilk kez manitayla birlikte yasama firsati yakalayan cok az erkek (hadi hic diyelim) bunu geri cevirir. evet sikimizle dusundugumuz icin oluyor bu. guzel yemekler, temizlik, bulasik falan da bonus tabi.
akil basa gelince nasilsa dogru yola gelirsiniz. simdi takilin bakalim kafaniza gore, koftehorlar.
ayrı odalara sahipken bile ev arkadaşlarıma katlanamayan bünyem için korkunç gelen durum.
birisiyle beraber olmak hayata birlikte göğüs gerebilmek, saf güven ve destek demekti benim gözümde. o yüzden 'başkasını düşünme zorunluluğu' gibi sorumluluklar yükleyen sevgililik/evlilik eskiden oldukça romantik geliyordu. bundan çekinmiyordum ama her şey değişti.
şimdinin ilişkileri birbirine köstek olmak için sürdürülüyor sanki.
o yüzden tiksindim. bir de sorumluluğa dair kısa bir fragman izledim diyebilirim.
kişisel alanıma çok alıştım. umarım karşıma fikirlerimi değiştirecek birisi çıkar.
suç benim değil, bu kadar sene yalnız bırakmasalardı.
üniversiteyi kazanan tüm çömezlerin, yapmayı hayal ettikleri, okul bittiğinde "bir kızla bile çıkamadan okul bitti aq" serzenişleriyle isyan bayrağı çekmesine sebebiyet verecek büyük beklentidir.
en fazla 1 sene her şey güzel gider. sonra sıkılmalar tahammülsüzlükler başlar. hele iki tarafın da dersleri aynı anda başlayıp bitiyosa, en fazla 3 saat okulda geçiyosa, sıkılmalar maksimum düzeye çıkıyo.
en paspal haller bile görüldüğü için bi tarafın gözü dışarı kaymaya başlar.
bütün gün zaten birbirinizi gördüğünüz için başbaşa dışarı çıkmak bile içinizden gelmez.
bi süre sonra ev işleri tek bi tarafın üstüne yüklenir.
ille de sevgilisiyle yaşamak isteyen varsa iş hayatına atılınca yaşasın herkes sorumluluğunu bilir.
akşamdan akşama görüşüleceği için birlikte geçirilen zaman da daha değerli olur.
evlilik öncesi birlikte yaşayabilme provasıdır. mutlaka yaşanması gerektiğini düşünüyorum. insanları tanımak için onların rahat olduğu anlara şahit olmanız elzemdir.
evlenmek yerine olması gerekendir, hatta bi dk olması gereken arada bir, birlikte yaşamaktır. herkesin kendi evi, yaşama alanı olmalı. istenildiğinde beraber kalınmalı ama kimse kimsenin her halini görmemeli.