sevgilinin sizin için bir şeyler yaptığı düşüncesi bile mutlu olmaya yeter. ve bunun üzerine kalbe giden yolda emin adımlarla ilerlemek isteyen sevgilinin sizin için yemek yapması paha biçilemez mutluluk halini alır.
o elindeki bıçakla domates, soğan, biber keserken hiç korkmazsınız, acaba bıçağı bi tarafıma saplar mı diye. çünkü o sevgilinizdir. eski sevgili olursa korkun tabi ama konumuz şimdi eski sevgili değil.
yaa bu eski sevgili konusuna nerden geldim ben de anlamadım. bunu başka bi başlıkta inceleyelim.
hadi bakalım.
gerçekten değişiktir. belki de o an onu tamamen kendinize ait hissettiğiniz için kendinizi çok mutlu hissedersiniz. ya da geleceğin bir fotoğrafı olduğunu umarsınız bunun kendinizi hayallere kaptırırsınız.
sevgiliyi izlemenin her türlüsü gibi tadına doyum olmayandır. o kadar tatlıdır ki o bazen yarı dalgın, bazen yarı ciddi, bazen hafiften bıkkın, bazen keyifli, bazen şarkı mırıldanırken ki hali. içinizdeki saf sevgiyle dünyanın sonuna kadar ona öylece bakabileciğinizi düşünürsünüz. sizi farkettiği andaki o utangaç tebessüm öylesine etkiler ki insanı, verebileceğiniz yanıt sadece "o kadar sevimlisin ki.." olur.
- şu an yaşanan hadisedir ve hatununuz kuş gibi seker, tezgahın bir ucundan bir ucuna, kanatlanır gibi gelir insana. müzik açarsınız daha da şevkle emek vere vere yapar yemeğini. arada tencere kapağını kapatır gelir bir buse kondurur, size de yemeklerin tuzuna bakarken, keyiflenerek entry girmek kalır. seviyorum bu hayatı. hadi öptüm kib bye.