Zalımın evladı beni bırakıp gittiğinden bu yana acı çekiyorum. Bir daha gelirsen babayı alırsın vefasız piç. Yeşil gözlerini kaşıkla oyup sana yedirmek istiyorum. O koca poponu 13 parçaya bölüp arkadaşlarına yedirmek istiyorum. Her şey bir yana ben seni hala seviyorum ama bunun konumuzla alakası yok, siktir git bir daha gelme vajinanın feryadı. (Bunu da erkek kardeşimden duymuştum tövbe).
neden hala gelmeyecek birisinin ardindan bu kadar aci izdirap duyuyorsunuz anlamiyorum. yani gideni gitmeden once dusunecektiniz. gittikten sonra dusundugunuz taktirde bir yarari olmayacagi gibi aksine size zarari olur toplayamazsiniz sonra kendinizi.
illuzyondur.
ayrılık acısı 1-2 saat sürer. gerisi bilinç altının oyunlarıdır.
koku en son unutulacak olgudur.
sevgilinin kokusu...
sonra dokunma hissi mesela öpmek. özlemeye neden olur.
bunlar hepsi bilinç altı oyunlarıdır illuzyondur.
herkes birini sever hayatta ve her insan bir kez aşık olur. aşkın tanımının yapılamaması da bir o kadar değerli kılar aşkı. binlerce kelimenin yetersiz kalmasıdır, aciz olmasıdır. oysa bir insanı tanımlarken 3-5 kelime yeterli, olabilirken aynı insanın içinde bulunduğu aşkı anlatamamak ne kadar da kötü. peki unutmak mümkün müdür ? nasıl unutabilir insan ? bence yaşanılan hiçbir şey unutulmaz, sadece alışırsın yokluğuna. dinlediğin şarkılar, onunla aynı ada sahip biriyle tanışmak, beraber gezdiğiniz yerleri görmek hep bir hatırlama sebebidir. seversin ilk önce bir insanı, içinde hırçın ırmaklar akmaya başlar, volkanlar patlar içinde. sevmek ve sevilmek duygusu tamamen sarar seni, ama ne yazık ki güzel olan herşey gibi bu da biter. sonra acı başlar, seni bıraktığı yerden tekrar alır, işkence gibi sıkan avuçlarının içine. gözyaşı akıtmanın bir değeri olmaz onun için. sessizce bir köşede ağlarsın. sanki o zamana kadar ilacın olan uykular, sarılarak huzur bulduğun yorgan, birer iğne gibi batar sana ve kanarsın içten içe. anlamışsındır artık, büyüyorsun çocuk...
yemeden, içmeden kesilirsin ansızın. annenin ısrarları ölüm gibi gelir sana, oysa senin için yanında olan tek insandır o. görmezsin bunu, göremezsin. bir bakarsın ki zaman sonra, onun hayatında biri vardır. anlamsız bir şey beynini ve ciğerlerini sıkıştırmaya başlar. umrumda değil dersin ama umur bile çırılçıplak bir fahişe gibi kimin kollarında uyuduğu belli olmayan bir kadın olur..
yıllar geçer, mevsimler değişir, saçın sakalın şekil değiştirir, kilon değişir, boyun uzar, okulun değişir, sınavlar farklıdır, sen farklısındır. oysa içinde bir yerlerde biri vardır ki, işgal etmiştir kalbinin en hassas yerini. kalıcı bir işgaldir, sömürüsü çok fazla olan. eriyorsun işte ve hiçbir şey gelmiyor elinden çocuk. kafanda deli sorular var. nerde, ne yapıyor, kimin dudaklarında huzur buluyor ? boşver. onun seni çoktandır boşverdiği gibi.