insanin toplumsalligi ve toplumsalligin getirdigi medeniyet ve sözsüz kurallar, duygulari için için yasamamizla fay hatlarinin catlamasi; yine için için depremler yasadigimiz dünyamizda, tatmin olmayi sahip olmakla eslemisken; eldeki, duygular dahil, tüm tanimlari tüketmisken; "cooooooook" sözü yetmiyorken artik, "cooooooook" un cagristirdigi en dogal, ilkel, ama içten sözü kullaniveririz.
"evet sevgili,
kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,
mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık etmiş olmasalardı eğer!!" *
-seni hayvanlar gibi özledim sevgilinur.
-gerçektenmi aşkcan?
-hem valla hemde billa...
-beni özleyeceksen insan gibi özle aşkcan!
-haydaaa...
-nası hayda? sen beni sevmiyorsun!
-e yuh artık.
-bak seviyorum bile demedin. söyle kim o?
-kim kim?
-inkar etme herşeyi anladım.
-nası yani?
-bak bak bak... demek öyle biri var nasıl anladığımı soruyorsun... yazıklar olsun sana, herşey bitti.
-dııt dııt dııt...