hele bir de o anın fotoğrafı varsa elinizde ve hele bir de o sarılmanın son defa olduğu bilinmiyor ama sanki sen öyle bir şey olacakmış gibi hissediyorsan benzetmek doğru mudur bilinmez ama ölüm gibidir. gel son defa sarıl bana dönemem belki bir daha gidiyorum çok uzaklara. . .
okuduğumda gözlerimin dolduğu başlık.çok zordur şartlar onu gerektirmiştir ve uzun bi süre görüşememek o kadar zordur ki. o son sarılma çok hızlı biter normalde sarıldığınızda o anı yaşarsınız. ancak son sarılmada herşey değişir hayat hızlanır. herşey bi anda olur ve o gittikten sonra (ya da siz) aptal gibi olursunuz. nereye gideceğinizi unutursunuz. en azından 8 ay sonra görüşebilmenin verdiği mutlulukla biraz olsun kendinizi toplarsınız. dünyadan nefret edersiniz. neden ayrılmak zorundayım? neden?
son kez sarılır ve arkasından gidişini izlersin,olduğun yerde yapışır kalırsın.o gider ama sen belki bir gün geri gelir diye çakılı kaldığın yerde beklersin ,o ise hiçbir zaman geri gelmez.
3 gün önceydi.haberleri izleyenleriniz bilirler galatasaray üniversitesi öğrencisi olan bir genç kayıp gitti bir minibüsün altında beşiktaş meydanında.
işte o meydan başka bir ölümede şahitlik etti 3 gün önce . yıllarını verdiğin ve sorunlar yaşaşanda her şekilde sarıldığın bir sevdanın son sarılmasına şahit oldu ölüm meydanı.
civarında ikamet edip her seferinde oralardan geçerken bir gün gelipte sevdiğininin en yakın arkadaşının kollarında öleceğini nerden bileceksin.
ne terkediliş bu nede senin beklediğin cevap var onda .sadece bir özür dilerim.ve giden bir hayat gömülen umutlar.şimdi hayatına aldığın herkesin birinin gölgesinde kalmasından ibaret aşk.
bir daha ki buluşmaya kadar ki son sarılıştır. aksi durumda son defa sarılmak son defa olduğunu bile bile sarılmak o anın acısını belki bir ömür yaşamak saçmalıktan öte değildir.
tut kendini böyle bir durumda tokalaşma bile dön arkanı ve git arkana bakmadan. evet zor gibi görünüyor ama hep gözünün önünde canlanan o son, son olduğunu bildiğin son sarılmanın ağırlığını herkül olsan taşıyamazsın...
acıtır, hatırlanır, güldürür. sonra hüngür hüngür ağlatır. duyguların alabora olduğu nadir bir olay. yaşlanınca çocuklarınıza anlatabileceginiz hikayeler cıkarabileceginiz bir hadise.
eğer iki tarafta bunun farkındaysa ölüm,
eğer erkek farkındaysa isyan
eğer kadın farkındaysa romatizm
eğer ikide farkında değilse sadece sex arkadaşlığı.
ilk entrysi ile beni kahreden, her kelimesiyle içimi kemiren birkaç sözcük dizisinden oluşan yalnızca bir başlık.
ya son defa sarılamadan ayrılmak
sözcüklerin boğazında düğümleneceğini, kulaklarından hiç gitmeyeceğini bilerek ama yinede hoşçakal diyebilmeyi arzulamak..
edit: yaşayanlar bilir daha lanet olası bir durumdur.
son defa sarıldığını anlamayacak kadar körseniz, muhtemelen ilerleyen zamanlarda keşke daha sıkı sarılsaydım diyeceksinizdir. her anın kıymetini bilen bir sevgili olmak zordur nitekim...
verilen emaneti, ortalık bi yere bırakma hissi oluşturur.sonrasısını bilemez, göremezsiniz. hatta o aidiyet duygusuyla ,zarar görebilceğini düşünür adeta hissedersiniz..
keşke olmasaydı dediğiniz.
...ama oluyor işte bir şekilde buluveriyor.
er yada geç ne fark ederki...
en son ne zaman ona koşup sarıldınız?
o buluştuğunuz cadde aralarında ne zaman içten, samimi sarıldınız ki?
hem de sıcak,ihtiraslı,biraz nefret kokan ama aşk barındıran duygularla.
hep son anda gelir akla. ya son defa sarılırsak birbirimize?
böyle anlar sık yaşanmaz hayatta . yani hergün yaşanan sıradan olaylardan değildir sıcak kavuşmalar ve gelen son sarılmalar. tam da artık arkasını döndü, gidiyor, gitti dediğiniz anda size dönüp gülümseyişi ve size doğru yürümesi eritir bütün buzları sevdiğinizin. demin ettiği sıkıntı dolu cümlelerin yarattığı olumsuz hava dağılır ve ben bunlardan ders çıkarmalıyım dersiniz. böylesine iyimser bir hava yerleşir beyninize.
ama ya sonsa?
yani aşk güzeldir. hele hele o son sarılmaların ardından gelen sıcacık kavuşmalar varsa...
Erkekler için;
zaten yenik olduğunuz bir maçta son dakikada bir gol atma sevinci gibidir. amaç gol atmaksa golü formanızı çıkartarak kutlayabilirsiniz ve bir anlamı olur ama değil ise son düdüğün çalmasını bekleyip boyunlar eğik bir şekilde soyunma odasına gitmeyle aynı anlamlıdır.
Kadınlar için;
alışveriş merkezinde istediğini almışsa son bir mağazaya girip çıkmak gibidir. bir anlamı yoktur. fakat bulamamışsa istediği ve başka bir alternatifi de yoksa bir düğünde en yakın arkadaşınla pişti olmak gibidir.