eğer dokunmatik telefon kullanıyorsanızi, sabah sabah çok sıkıcı bir eyleme dönüşür. tabi cevap vermeye niyetliyseniz.. en güzeli ölü taklidi yapmak, rahat..
inceliktir nezakettir, kişinin düşünceli olduğunu gösterir. yalnız tipik bir türk erkeğinden beklenmeyecek bir davranıştır. çünkü o öyle bir mesaj atmaz genelde kendisine atılmasını bekler. bir angut gibi yani.
güzel, düşünceli bir harekettir. eğer kendinizi çok kaptırırsanız ertesi sabah daha farklı bir mesaj atmak isteyeceksiniz ve sonraki sabahların birinde bir bakmışsınız ki yarım saatte bir mesaj yazamıyorsunuz!
yaşandı, yaşanıyor.
toplumun koymuş olduğu ilişki kurallarındandır. gün biterken ya da gün başlarken mesaj atmak en önemli görevdir. aksi taktirde taraflardan biri kavga sebebi olarak bunu kullanacaktır. kim belirliyor bu kuralları?
çoğunlukla bu mesajı kız arkadaşım atar. hatta bi keresinde kavgasını bile yaptık. ne olur askım bi kere de sen uyansan şöyle güzel bi mesaj atsan diye mızmızlandı. tabi bende onun benden erken uyumasından şikayetçiydim. ama sonunda olay çözülmedi. hala ilk o yazar bana. sabah gözlerini açarsın. tel tabiki başucunda. genelde iki mesaj gelir. senin ağzın leş gibi, tenin de sanki tüm gece sevişmiş gibi terli ve kirli. tele bakarsın başın döner. güc bela duşa girersin ve ardından günaydın mesajına cevap yazarsın. sonsuza dek böyle devam eder.
sabahı ısıtmaktır. Sevdiğin insana sanki sarılırcasına yazmak aslında. Günaydınlar da öyle kolay çıkmaz, kıymetini bilmek lazım. Hele sabah sigarasının yanında atılanın...
hoş bir durumdur. belli bir süre sonra rutine döner. hergün atarsın hergün atarsın hergün atarsın. bir gün atmasın endişelenirsin ne oldu diye aramaya başlarsın. cevap vermez böyle günler geçer. sonra bir bakmışsın bok gibi ortada bırakmış seni. ne yapacan işte.
bi süre sonra sinir bozucu olmaya başlayan durum. yahu her uyandığımda direkt yazmak zorunda mıyım, bir de tribini yiyordum uyanmışsın ama yazmamışsın diye.