ayrilmissaniz ve hala seviyorsaniz payiniza dusen aciyi cekmeyi bitirene kadar gecen her an sevgiliye en cok ihtiyac duyulan anlardir ki cok uzun da surebilir.
özellikle duygusal bir film seyredilirken, filmdeki esas kız esas oğlana sarılıyorsa ve aşkları en yüksek seviyeye vurmuşsa; işte o an kişi yanında sevgilisinin olmasını ister. helede film izlerken gripseniz ve bir tas çorba yapacak kimseniz yoksa sevgiliye duyulan ihtiyac bi kat daha artar.
Okuldaki çayır çimende sere serpe yatmış, mutlu mutlu, hayran hayran birbirine bakan; dizine yatırmıştır, cemalini ve saçını okşayan, yüzünde samimi bir gülümseme olan çiftleri gördükten sonra söylenen tümcedir... Hatta bunalıma bile iter insanı... Kendinizi eksik hissedersiniz...
romantik bir ask filmini yalnız izlediğiniz an; ben de istiyorum len dediğiniz andır.
ayrıca, idodan inipte herkesi bekleyen bir sevgilisi oldugunu görünce 'hakikaten ne halim varsa gördüm, reva mı bana' dediğiniz andır.
canınız bir şeye sıkıldığında, aynı şehirde değilseniz ve yanınızdan sevgililer geçiyorsa, ağlarken, bir şeye üzüldüğünüzde ona sarılmak istediğinizde.. her zaman belkide..
Bahar geldiğinde ya da yağmur yağarken en acısı da herkes aşkıyla konuşurken senin sap gibi en uzak köşeye gözlerini kaçırdığın an. Ve en gerçeği uykudan uyanıp korktuğun da sarılacak birini aradığın an.
kışın yerler buz tuttuğunda, siz ayağınız kaymasın diye zar zor yürüyüp tutunacak bir yerler ararken, yanınızdan kolkola geçen sevgilileri gördüğünüz andır.
birlikte bira içtiginiz sahile bakarken denize vuran yansımanızın hala gerçek oldugunu sanmak * , oyle olmadıgını farkettikten sonraki 10 saniye. sonrasına alisiyor insan.
anne ve babanız ile kavga ettiğiniz an. dertleşmek, içinizi dökmek için hatta ve hatta yüzüne karşı ağlamak en içten en çocuksu halinizi ona göstermek "babam yine telefon faturasını yüzümü fırlattı" diyip dert yanmak, çare aramak sevgiliden iki tatlı söz beklemek ne güzel bir duygu ne güzel bir his.