3 kilo kavurma. Bu komiklik olsun diye degil, kesnlikle gercek ve ciddi bir hediyedir. Sevgilim benim cok fazla et tukettigimi biliyordu. Dogum gunumde bana 3 tane bir kilo agirliginda hediye paketlene konulmus kavurma almisti. Mutluluktan suratimda hassiktir ifadesi olustu. cok mutlu olmustum. gercekten en unutlmaz hediyeydi.
süpermen tişörtü tabi ki 2 adet bir tanesi kendisinin olmak koşuluyla. bizzat ben yaşadım ve bu tepkiyi aldım. daha giydiğini görmedim özellikle benim giydiğim vakitlerde daha bir giymeme isteği oluyor.
bazen zevksiz bi tişört, bi hırka alırlar. hep istemişimdir sormayı,
ya ben bunu giyince hakikaten beni beğenecek misin?
bunu yakıştırıyo musun gerçekte bana?
helal valla.
bayı bayanı yoktur sevgiliye ayıcık almak saçmadır. o ne öyle ya neyi ispatlamaya çalışıyorsun arkadaşım. çok sevimli bir aşkınız olduğunu mu yoksa aldığın hediyenin seni yansıttığını mı? daha iyi bir şey bulabilirsin. hem modası geçti onun.
eskilerin vazgeçilmez hediyesi kolyeler, yüzükler artık tarih oldu. Şimdi ise aldıgımızda bu ne diyerek karşılık veriyor. Ne alıcağımızı şaşırdık. Bu sene sevgilimin doğum gunune gıtmedım ve hediye de almadım inanın bana bunun rahatlığı bambaşka.
sevgiliyi bilmem de bir öğretmene alınabilecek en saçma hediye almış bir bünyeyim. ilkokuldaayken öğretmenler gününde öğretmenime yaş pasta almışlığım var.
ayıcıktır. bir erkek olarak başıma gelmiş bir olaydır. karşımdaki utanmadan "buna bakınca seni hatırladım hemen aldım" gibi ahlaksız bir cümle de kurmuştur. hı tabi aynı gün bir ayrılık acısıyla güzel bir hediye de karşı tarafa verilmiştir. ödeşmek gerekir.
ergen aklımla ayna almıştım vakt-i evvel bir sevdiceğime. ''sana senden güzel ne alabilirim ki'' diye de eklemiştim. tabi mal mal yüzüme bakmıştı hediyeye baktıktan sonra, sırıtmıştı beni üzmemek için; ama içinden '' ala ala bunu mu aldı amk'' dediğine emin gibiyim.